Derdimiz intikam değil itibar

Meclis'e 27 Mayıs kararlarının "yok sayılması" için başvuruda bulunan 1960 cuntasının idam ettiği rahmetli Başbakan Adnan Menderes'in avukatı Burhan Apaydın, darbecilerin yargılanmasına gerek olmadığını söyledi. Genel Yayın Yönetmenimiz Nuh Albayrak, avukat Burhan Apaydın'ı evinde ziyaret etti. Yassıada günlerine dair birçok anının konuşulduğu sohbette Apaydın, Meclis'e verdiği dilekçenin işleme alınmasından duyduğu memnuniyeti paylaştı. Apaydın, 27 Mayıs darbesinden sonra oluşturulan yasadışı mahkemenin verdiği uydurma kararların yok sayılması için Meclis Dilekçe Komisyonu'na başvuruda bulunmuştu. Bunun üzerine Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ın idam kararlarına ilişkin dosya, Başbakanlık arşivinden Meclis'e gönderildi. Dosya, Meclis Hukuk Müşavirliği'nde incelemeye alınırken, TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu bünyesinde kurulan 1960 Darbesi ve 1971 Muhtırası Alt Komisyonu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz, gönderdiği mektupta Apaydın'a şu soruları yöneltti: "TBMM'ye gönderdiğiniz dilekçeyi okudum ve inceledim. Görüşlerinize tamamen katılıyorum. TBMM olarak somut ve hukuki adım için tavsiyeniz ne olur? Kanun mu, karar mı olacak tavsiyeniz? Milli Birlik Komitesi Üyeleri ve Yüksek Adalet Divanı Üyeleri ile aldıkları kararlara karşı müeyyideler neler olabilir? Bunun haricinde tavsiyeleriniz..."
Enver Yılmaz'ın sorularına cevap veren Apaydın bir kopyasını TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e de gönderdiği dilekçede yargılama tartışmalarına karşı çıktı. Apaydın şu ifadeleri kullandı: "TBMM'nin alacağı; '1960 darbesi ve sonrasında Yassıada mahkemelerinde alınan kararlar yok hükmündedir' kararı darbelerin sonucunun tarihe gömülmek olacağının en büyük göstergesi olacaktır. Bu karar cuntacıları tarih sayfalarından silerek yok edecektir. Bu kişiler hakkında ayrıca bir soruşturma, kovuşturma yapılmasına gerek kalmayacaktır. Zira; 'Hukuk hayatın iklimidir, hukuk şerefli yaşamaktır, hukuk insanlık içindir' tanımı gereği, işlenen cinayetler kamuoyunda değerlendirilmiştir."
"Kanı kanla yıkamazlar, kanı suyla yıkarlar" deyimini hatırlatan Apaydın, "TBMM'nin alacağı 'yok' kararı, milletimizin kültürüne ve geçmişteki tüm değerlerine en uygun karar olacaktır. Dolayısıyla ayrı bir kanuna ve yargılama sürecine gerek yoktur. Yeniden yargılama girişimleri, 'intikam' duygusu ve amacı ile hareket edildiği kanısını uyandırır ki, bu da TBMM'nin saygınlığına gölge düşürebilir" ifadelerini kullandı.