Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hafter korsan AB gaspçı!

Düzenleyen:
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hafter korsan AB gaspçı!

GÜNDEM Haberleri

Cumhurbaşkanı “Müşteri ödemelerini tıkır tıkır yapmışsa sen o müşterinin malını nasıl vermezsin? Bunun adı gasp olur” dedi.

Batuhan YAŞAR - Pekin, Ankara

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, F-35 projesinde Türkiye’nin bütün ödemelerini yaptığına dikkat çekerek, “Müşteri ödemelerini tıkır tıkır yapmışsa sen o müşterinin malını nasıl vermezsin? Bunun adı gasp olur” dedi. Japonya ve Çin ziyaretlerinin ardından dün yurda dönen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pekin’den Türkiye’ye hareketinden önce temaslarını izleyen medya yöneticilerinin sorularını cevaplandırdı. Erdoğan’ın sorulara verdiği cevaplar şöyle:

* Trump’la yaptığınız görüşme ABD’de bazı kesimleri rahatsız etmiş görünüyor. ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Engel, Trump’a ağır ifadelerle yüklendi. Belli ki görüşmede konuşulanlar ve Trump’ın sergilediği olumlu tavır onları çok rahatsız etmiş. Sizce neden ABD müesses nizamı Trump’ı sevmiyor?

Dünyanın her yerinde zaten müesses nizamlar bir yere odaklıdır. Bunlara ‘karanlık güçler’ de diyebilirsiniz. Onlar oralarla pazarlıktadır ve oralar adına adımlarını atarlar. Müesses güçler hiçbir zaman o ülkedeki bu tür siyaseti de sevecek diye bir şey yok. Şimdi Türkiye’de Erdoğan’ı seven var sevmeyen var. Dışarıda Batıcı, egemen güçler, özellikle çıkar şebekeleri bize her zaman çok çirkin yaklaşmışlardır. Biz bunlara hiçbir zaman prim vermedik. Bundan sonra da aynı şeyler olacak.

Sayın Trump’ın o gün yaptığımız görüşmede arkadaşlarıma kullandığı ifadeler, onlara yönelik ortaya koyduğu tavır, takdire şayandır. Ben de zaten kendilerine bu tür tavırlarını sevdiğimi belirttim. Siz bir müşteri arıyorsanız, bir müşteri çıkmışsa, o müşteri de ödemelerini tıkır tıkır yapmışsa sen o müşterinin malını nasıl vermezsin? Bunun adı gasp olur. Biz şu ana kadar da 1,4 milyar dolar ödeme yaptık. Biz burada pazar değil aynı zamanda ortak üreticiyiz. Geçmişte Patriotlara müşteri olduk ama karşılıksız bırakılınca biz başımızın çaresine bakmayacak mıyız?

 TERÖRİST MUHATAP ALINAMAZ

* BM Genel Sekreteri’nin Özel Temsilcisi Virginia Gamba, PKK ile çocuk savaşçılar konusunda bir anlaşma yaptı. Bunu nasıl karşılıyorsunuz?

 BM’nin YPG/PKK ile bünyesindeki çocuk savaşçıları bırakması bahanesiyle görüşmesi ve bir anlaşma imzalanması asla kabul edilemez. Bu konuda biz de ilgili mercileri ciddi manada silkelemek istiyoruz. Bu, en hafif ifadeyle bir skandaldır. BM Genel Sekreteri Guterres’in bundan haberi yoktur, böyle bir yanlışı asla yapmaz diye düşünüyorum. Silahlı çatışmalarda çocuklar konusundaki özel temsilci Virginia Gamba’nın bu işlemini protesto etmek için BM Daimi Temsilcimiz Feridun Sinirlioğlu girişim başlattı. Döner dönmez de Dışişleri Bakanı’mız Guterres’le konuyu ele alır. Daha sonra gerekirse ben de görüşürüm.

* Libya ile ilgili gelişmeler oldu. 6 Türk vatandaşı kaçırılmıştı. Serbest bırakıldı. Doğu Akdeniz satrancında Libya-Türkiye nasıl bir iş birliği yapacak?

 Orada BM’nin uluslararası hukuka göre muhatabı (Libya Başbakanı) Sarrac’tır. Hafter şu anda orada korsan konumundadır. Ben bugüne kadar Hafter’le muhatap olmadım. BM’nin de buna göre adımlarını atması lazım. Şu an Sarrac ve ekibi kaybedilen yerleri tekrar geri alıyor. Temenni ederiz ki kısa zamanda Libya’da da bir seçime gitme imkânı doğar.

* Kıbrıs Rum kesiminin sondaj faaliyetleri devam ediyor. Karşı tarafın hukuk tanımazlığına karşı ne tür tedbirler alınıyor?

Hukuk içinde atılması gereken adımları atıyoruz. Ama karşımıza hukuk tanımazlar çıkarsa, onların anlayacağı dil neyse o dille de konuşmasını biliriz. AB’ye girişi şaibeli olan Güney Kıbrıs oradan aldığı güçle KKTC’yi korkutmaya çalışıyor. AB de dürüst hareket etmiyor. Referandumda hayır dediği hâlde Güney Kıbrıs AB’ye alınmıştır; Kuzey Kıbrıs evet dediği hâlde alınmamıştır. AB’nin mali müeyyideler noktasında da Kuzey Kıbrıs’a ödemesi gereken para ödenmemiştir. Şimdi biz bu AB’ye nasıl inanalım? Bunlar dürüst değil. Bunların hepsi gaspçı.

Çin’le savunma iş birliğimiz kopmadı

Son yıllarda Türkiye-Çin ilişkilerinde iki gerilim noktası oldu. İlki Çin’e verilen ama iptal edilen füze ihalesi. İkincisi Uygur halk ozanı Abdurrahim Heyit’in öldürüldüğü iddiası üzerine Dışişleri Bakanlığının yaptığı açıklama ve Çin’in, Heyit’in hayatta olduğuna ilişkin yayınladığı video. Şi ile yaptığınız görüşmede bu konular gündeme geldi mi?

Bu füze meselesinin askerî, stratejik, teknik birçok boyutu var. Ama bu Çin’e yönelik herhangi bir ön yargıdan kaynaklanmadı. Yetkili arkadaşlarımız Rusya’nın da teklifini görünce incelemesini yaptılar, teklifleri mukayese ettiler ve o zaman kararı bu şekilde aldık. Ama bu bizim Çin’le savunma sanayiine yönelik ilişkilerimizin kopması anlamına asla gelmez. Biz Çin’le birçok noktada alışveriş yapabiliriz. Zaten bugün sayın Devlet Başkanı füze alımından vazgeçilmesi meselesini gündeme dahi getirmediler. Böyle bir şey olmadı. İkinci soruya gelince, bu konuda o malum olayı kendileri hiç açmadı. Açmadığı hâlde biz o zamanki durumu biliyoruz. Burada maalesef bizim kendi dışişleri teşkilatımızın iletişim yanlışı olmuştur. Ama onlar da yoluna girmiş oldu.

Çin’le birlikte süreci hızlandırırız

* Çin medyasında bir makaleniz çıktı. “Küresel düzenin yeniden inşası için Çin ve Türkiye sorumluluk alabilir” diyorsunuz. Çin bu konuda samimi davranıyor mu?

 Ben, Çin’in bu konularda samimi davranmadığına asla inanmıyorum... “Dünya 5’ten büyüktür” derken bizim yanımıza birilerini almamız lazım. Bu, süreci hızlandıracaktır. Biz bunu dünyadaki 190’ı aşkın ülkeyle konuştuğumuzda birçoğu zaten ürkek korkak, rahat hareket edebilen yok. Kimisi dolara bakıyor. Kimisi farklı avantalara bakıyor. Ama biz farklı bir yere bakıyoruz. Çünkü eğer biz Allah’ımıza dayanmazsak, Hakk’ın ve haklının yanında olmazsak bunun hesabını kolay kolay veremeyiz.

İran için Japonya ile adım atabiliriz

* Türkiye’nin ABD-İran arasındaki gerilimim çözülmesi için ara buluculuk görevi üstlenmesi söz konusu olabilir mi? 

Kimse o konuya girmek dahi istemiyor. Sayın Trump’la yaptığımız görüşmede bu konu hiç gündeme gelmedi. Ama Abe ile yaptığımız görüşmede Abe “Böyle bir olayda birlikte olabilir miyiz?” dedi. Ben de “Niye olmasın. Gerek Ruhani gerek Hamaney’le görüşmelerde bulunabilirim. Beraber derseniz, beraber de olabilir” dedim. Burada sonuç almak önemli yoksa hiç anlamı yok. Sayın Başbakan’a sordum “Sen görüşme yaptın, nasıl gördün?” diye… Baktım pek olumlu görmemiş.

Uygur meselesini istismar edenler var

Çin lideri ile görüşmesinde Doğu Türkistan ve Uygur konusunun da gündeme geldiğini söyleyen Erdoğan “Bu meselede karşılıklı hassasiyetleri dikkate alarak bir çözüm bulabileceğimize inanıyorum. Ancak bu konuyu istismar eden yaklaşımlar da var. Bu istismarlar da Türk-Çin ilişkilerinde olumsuz yansımalara neden oluyor. Bunlar üzerinden bu tür istismarları yapanlar, bir tür rant elde etme gayretine girenler ne yazık bedelini gerek kendi soydaşlarına gerekse Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ödetiyorlar” dedi. Bu arada Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Çin tarafı Sincan Özerk Bölgesi’nde yaşayan Uygurların durumlarını yerinde gözlemlemek üzere Türkiye’den bir heyeti ülkelerine davet etmiş, sayın Cumhurbaşkanımız da bu daveti olumlu karşılamıştır” açıklaması yaptı.

YÖK kadın üniversitesi için çalışmalı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara’da düzenlenen 8. Uluslararası Öğrenciler Mezuniyet Töreni’ne katıldı. Burada konuşan Erdoğan özetle şu mesajları verdi: Bugün ‘Dünya 5’ten büyüktür’ gerçeğini cesaretle dillendirebilen bir Türkiye varsa, katettiğimiz mesafenin verdiği özgüven sayesindedir. Biz, sizleri ülkenize döndüğünüz zaman Türkiye’nin ülkenizdeki misyon şefleri olarak görüyoruz. Hedefimiz 2023 yılında uluslararası öğrenci sayımızı 200 bine çıkarmaktır. Japonya’da 800 üniversiteden 80’i kadın üniversitesi. Sadece kızlardan oluşan üniversite. Kreşten alıp ilk, orta, lise, ardından üniversite olmak suretiyle farklı bir yapıyı Japonya’da oluşturmuş durumdalar. Bunlarla beraber bu alanda atılan adımın bizler için önem arz ettiğini şu anda YÖK Başkanına hatırlatıyorum, çalışmanı da buna göre yap. Türkiye de benzer bir adımı atmalı. İster DEAŞ’lı ister PKK’lı ister kendi insanına kurşun sıkan FETÖ’cü isterse Neo-Nazi terörü olsun, eli kanlı katillerin bizi ve İslam dünyasını çekmek istediği tuzağa asla düşmeyeceğiz. Çünkü bunların hepsi aynı madalyonun farklı yüzleri.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hafter korsan AB gaspçı!

Erdoğan, Ankara’da Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın kızı Seydanur Erbaş ile Mehmet Safa Küçük’ün nikâh törenine katıldı, evlilik cüzdanını geline verdi.

 

 

 

 

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...