Burcu Özsoy: Motivasyon kaynağımız Türk bayrağıydı

Düzenleyen:
Burcu Özsoy: Motivasyon kaynağımız Türk bayrağıydı

GÜNDEM Haberleri

“Kıtada 4 bin km yol katedip 2 milyon metrekarelik alanı haritalandırdık. 45 farklı noktadan örneklemeler yaptık. Deniz bilimleri konusunda çalışmalar yapmak üzere Türkiye’ye getirdik.” “En zorlu anlar, fırtınaların yaşandığı zamanlardı. Hava, rüzgârın etkisiyle daha da soğuk hissediliyordu. Türkiye Cumhuriyeti bayrağını taşımanın motivasyonu bizi her zaman ayakta tuttu”

Osman Çobanoğlu

Antarktika’da bilim üssü kurulması amacıyla ilk adım, “1. Türkiye-Antarktika Seyrüseferi” ile atıldı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Kutup Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (PolReC) Müdürü Doç. Dr. Burcu Özsoy başkanlığında oluşturulan Türk ekibi, 24 Şubat-7 Nisan tarihleri arasında kıtada araştırmalar yaptı. 4 bin km yol kat edip 2 milyon metrekarelik alanı haritalandıran ekip, önemli bilgiler edindi. Doç. Dr. Özsoy, izlenimlerini gazetemize anlattı. İşte Özsoy’un ağzından Antarktika seferinde olup bitenler...
 KARADAN GEMİYE...
 Ekip olarak zamanı verimli kullanmaya çalıştık. Hava ve deniz şartları el verdiği ölçüde, daha önceden belirlenen ölçüm alanlarına gemiyle seyir yaptık. Bu bölgelerde ölçümler ve örneklemeler gerçekleştirdik. Havanın aydınlanmasıya karaya çıktık. Ölçümleri gün ışığı ile tamamlayıp tekrar gemiye geri döndük. En zorlu anlar, fırtınaların yaşandığı zamanlardı. Hava, rüzgârın etkisiyle daha da soğuk hissediliyordu. Geminin sallanması gibi zorlayıcı şartların yanında Türkiye Cumhuriyeti bayrağını taşımanın motivasyonu bizleri her zaman ayakta tuttu. Toplam 2 milyon metrekarelik alan haritalandırıldı ve insanlığın kullanımına sunulmak üzere hazırlandı. Ayrıca 45 farklı noktadan örneklemeler yapılarak deniz bilimleri konusunda çalışmalar yapılmak üzere Türkiye’ye getirildi. 
Burcu Özsoy: Motivasyon kaynağımız Türk bayrağıydı

1. ANTARKTİKA SEFERİ LİDERİ DOÇ. DR. BURCU ÖZSOY 

ÜS KURULDUĞUNDA...
 Türk Antarktika Bilim Üssü hayata geçirildiğinde uzay çalışmalarından oşinografike, deniz canlılarından ilaç ve atmosfer araştırmalarna kadar birçok bilim dalına hizmet edecek. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, seferin devamı niteliğinde aralık ayında bir sefere daha çıkılacağını açıkladı. Türkiye Cumhuriyeti’nin bu seferleri her yıl düzenlenen bir hale getireceğini tahmin ediyorum. Çalışmalar ikinci seferde de devam edecek. Ayrıca hangi bilim dallarının ekleneceği sunulacak raporlar çerçevesinde bakanlık tarafından belirlenecek.
YABANCI ÜSLER... 
 Sefer sırasında yabancı ülkelere ait bilim üslerini de gördük. Hangi ülke hangi alanlarda daha fazla yoğunlaşmış bunu görmek önemliydi. Diğer bir husus da bu bölgelerde inşa edilmiş üslerin yapılarıydı. Çoğu 1990 öncesinde inşa edilmiş. Genellikle küçük binalardan oluşuyor ve dizel jeneratörlerle enerjilerini sağlıyorlar. Fakat daha yeni inşa edilen üslere baktığımızda tasarımlarıyla ülkelerinin birer sembolü olmuş. Yenilenebilir enerji kaynakları ile de çevre dostular... Türkiye’nin kendisini en iyi derecede temsil edecek bir üs inşa edeceğine inanıyorum. Cumhurbaşkanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, İstanbul Teknik Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Hitit Üniversitesi rektörlükleri, seferin her aşamasında bize destek verdi. Sadece e-posta iletişimimiz olmasına rağmen bizlerin kendimizi yalnız hissetmemize hiç müsaade etmediler.
GÜVENLİK PROBLEMİ YOK
 Kıta; barış ve bilime adanmış, tamamen silahsızlandırılmış bir alan. Bu sebeple güvenliği tehdit eden herhangi bir unsur yok. Canlılar arasında ise insanlara zarar verebilecek birkaç tür var. Bunlara karşı yapılabilecek en doğru yöntem uzak durmak. Varlığınız ile doğal hayat üzerinde herhangi bir baskı oluşturmamanız gerekiyor.

Burcu Özsoy: Motivasyon kaynağımız Türk bayrağıydı

30 ÜLKENİN BİLİM ÜSSÜ VAR

Hiçbir ülkenin tek başına hak sahibi olmadığı Antarktika, 53 ülke bayrağı ile yönetiliyor. Kıtada 30 ülkenin çeşitli bilim üsleri bulunuyor. 14 milyon kilometrekare yüz ölçümüne sahip. Yüzde 98’i buzullarla kaplı. Kalınlıkları 5 kilometreyi bulabiliyor. Buzullar, dünya su rezervinin yaklaşık yüzde 70’ini oluşturuyor. 2048’e kadar kıtanın bütün yer altı ve yer üstü kaynakları koruma altında. Türkiye, şu an gözlemci statüsünde. Kıtanın geleceğiyle ilgili söz sahibi olmak için önemli bilimsel araştırmaların yapılması şart. 

Burcu Özsoy: Motivasyon kaynağımız Türk bayrağıydı

Yaz olmasına rağmen hava -20 dereceydi

Doç. Dr. Burcu Özsoy, küresel ısınma hakkında da gözlem imkânı bulduklarını söyledi. Özsoy “Özellikle karbondioksit miktarının artmasıyla daha fazla ısı tutan atmosfer, buzulların erimesine sebep oluyor. Eriyen buzullar, kırılan parçalar şeklinde denize düşüp buzdağlarını oluşturuyor. Sefer süresi boyunca biz de on binlerce buzdağı gözlemledik. Kimileri bir insan boyutundayken kimileri devasa adalar gibiydi. Arktik Okyanusu’nda (Kuzey Kutup) yaklaşık 1 milyon kilometrekarelik deniz buz örtüsü kalıcı olarak kaybolmuş durumda. Antarktika çevresinde yani Güney Okyanusu’nda ise, bunun aksine deniz buzlarında toplamda bir kayıp görünmüyor” dedi. 
Sefer sırasında herhangi problem yaşanmadığını aktaran Özsoy, şöyle devam etti: Ekibin iyi hazırlıklı olması ve arazi tecrübeleri sayesinde herhangi bir aksilik yaşanmadan sefer başarıyla sonuçlandırıldı. En talihsiz an, bir ekip üyemizin soğukta uzun süre kalmasıydı. El ve ayaklarında yaşadığı his kaybından dolayı merdivenden düştü. Fakat şanslıydık ki kendisi herhangi bir zarar görmedi. Dünyanın en bakir coğrafyalarından bir tanesi. Beyaz hakim, saf temiz bir coğrafya. En uzak, en soğuk, en kurak, en yüksek kıta. Bu açıdan baktığınızda kendinizi bu özel coğrafyada çok küçük hissediyorsunuz. Yaz olmasına rağmen -20 derecelere kadar düşen hava sıcaklıkları da insan fizyolojisini zorluyor.

 

 

 

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...