Başbakan Yenikapı'da Kılıçdaroğlu'na çattı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın birlikte gerçekleştireceği "Evet" mitingi için Yenikapı Miting alanı doldu. Mitinge katılacaklar arama noktalarından geçerek alanı girdi. Miting alanına gelen Başbakan Yıldırım kürsüye çıktı.Yıldırım konuşmasına İstanbul'un her ilçesini tek tek selamlayarak başladı.

İşte Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları:

Yenikapı ruhunu sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Yenikapı'dan 81 ilimizi selamlıyorum. İstanbul'un bütün semtlerini, bütün mahallelerini, caddelerini, sokaklarını sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum. Türkiye'nin her şehrinden sizlere selam getirdim değerli İstanbullular. İstanbullu olmak kendini İstanbullu hissetmek bir gurur vesilesidir. İftihar vesilesidir. İstanbul gibi bir şehre sahip olmak, bu aziz millet için bir iftihar vesilesidir. bize böyle bir şehri nasip eden, bize İstanbul gibi dünya güzeli şehri hediye eden, İstanbullu olmayı, İstanbullu hissetmeyi nasip eden Mevlama şükrediyorum, hamdediyorum. İstanbul, şehirlerin anası, İstanbul barışın, hoşgörünün, direnişin, kahramanlığın sarsılmaz kalesidir. Bu muhteşem şehrin, bu şehrin güzel insanları 15 Temmuz gecesinde bütün dünyayı bir kez daha kendisine hayran bıraktı.

"İSTANBUL "DENİZE DÖKERİZ" DİYENLERE CEVAP VERİYOR"

Onlar ki 27 Mayıs'ta Menderes'i, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanını asanlar, onlar ki 12 Mart'ta Gazi Meclis'i kuşatanlar, onlar ki 12 Eylül'de gençlerimizi baharında solduranlar, onlar ki 28 Şubat'ta insanımızı ötekileştirdiler. Onlar 17-25 Aralık millete kumpas kurdular. Ama 15 Temmuz'da sert kayaya çarptılar. Milletin sillesi tepelerinde patladı. İstanbul bugün "sizi denize dökeceğiz" diyenlere işte cevap veriyor. Muhteşemsin İstanbul muhteşem. Allah sizden razı olsun. Rabbim nazarlardan korusun güzel İstanbul'u. Sayın Cumhurbaşkanım, saygıdeğer hanımefendi biz sadece İstanbullu olmakla, İstanbul'da yaşamakla iftihar etmiyoruz. Aynı zamanda İstanbul'a hizmet etmenin, hizmetkâr olmaın gururunu da yaşıyoruz. 1994'de sayın Cumhurbaşkanım, zat-ı âlinizle birlikte başladığımız bu yolculukta, bugün de aynı kararlılıkla devam ediyoruz. 14 Ağustos 2001'de Ak Parti'yi kurarken Cumhurbaşkanımızla beraberdik, onun ekibindeydik.

"MİTİNGE KATILIP NEDEN YALAN SÖYLEDİN EY KILIÇDAROĞLU?"

İstanbul'a teşekkürlerimi sunuyorum. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıktığınız için sizlere teşekkür ediyorum İstanbul. Canlarını veren ama İstanbul'u, Türkiye'yi vermeyen şehitlerimizi rahmetle yadediyorum. Ruhunuz şadolsun şehitlerimzi, Allah sizden razı olsun gazilerimiz. Başınız sağolsun, başınız herzaman dimdik olsun şehit aile kardeşlerimiz. Ne 15 Temmuz'u unturuz, ne de unutulmasına müsaade ederiz. 15 Temmuz'a tiyatro diyenlere, kontrollü darbe diyenlere İstanbul 16 Nisan'da cevap vermeye hazır mı? Bu kürsüde darbeyi lanetleyen Kılıçdaroğlu çıkmış diyor ki: 15 Temmuz kontrollü darbedir. Madem bir yalandı, bir senaryoydu, Yenikapı'da milli irade mitingine katılıp, milyonlara neden yalan söyledin ey Kılıçdaroğlu?

"BİZ O GÜN SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA YEMİN ETTİK, ANT İÇTİK"

Bize birlikte yol arkadaşlığı yapmış olmakla, birlikte yürüyor olmakla, kazandığımız iftihar vesilesidir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde beraber çalıştık. 14 Ağustos 2001'de AK Parti'yi kurarken de beraberdik. 3 Kasım seçimlerinden beri ülkemizin baştan başa imar edilmesi, milletimizin hayallerinin gerçeğe dönüşmesi için de yine beraber çalıştık. 1999'da sayın Cumhurbaşkanımızı Pınarhisar'a uğurlarken, birileri "muhtar bile olamaz" derken biz o gün asla yalnız olmayacağınıza dair yemin ettik, ant içtik. Bizim hareketimizde hesabilik yok, hasbilik var. Bizim hareketimizde ben yok biz var. Biz sizden öğrendik sayın Cumhurbaşkanım. Bizim mücadeliemizde kardeşlik var, samimiyet var. Dayanışma, birlik, fedakârlık var. Bu anlayışla Türkiye'e birçok hizmetler yaptık.