Başbakan Erdoğan Meclis'te konuşuyor CANLI

İşte konuşmadan satır başları...
"Türkiye ekonomisi beklenenin üzerinde büyüdü. Dünyada durgunluk devam ederken, Türkiye ekonomisinin büyümesi hiç kuşkusuz milletimiz adına sevindirici bir gelişme. nbsp;
AK Parti hükümetleri olarak 11 bütçe hazırladık, bugün 12. bütçenin görüşmelerini yapıyoruz. İlk kez AK Parti 11 yıl hükümet kurma görevini üstlendi. 11 kez bütçe hazırladı. Bu büyük bir onurdur. nbsp;
Ancak büyük bir sorumluluk anlamına gelir bu. Milletimizin güvenini boşa çıkarmadık. Her seferinde milletimizden tam not aldık. Türkiye AK Parti hükümetleriyle güven ortamına kavuştu.
Türkiye 11 yılda 2001 ekonomik krizine göre değil, önceki tüm hükümetlere nazaran büyük bir başarı göstermiştir. Yapılanlara kat ve kat fazlasını eklemiştir. nbsp;
Menderes'in başbakanlığı döneminde Türkiye ekonomisi istikrarla büyümüş ve ülke güç kazanmıştır. Tek parti dönemleri ve koalisyan dönemlerinde Türkiye ekonomisi kan kaybetmiştir. Türkiye ağır bedeller ödemiştir. nbsp;
Tecrübeler gösteriyor ki Türkiye sağlam bir zemine sahip oldukça kalkınmaya devam edecektir. Milli iradeyi korumak sadece iktidar partisinin değil, tüm milletvekillerinin görevidir. nbsp;
Türkiye'nin her meselesinde hem muhatap hem çözüm aracı Meclis'tir. Bu salondakilerin ve Allah'ın dışında hiç bir güç bu millete istikamet veremez. nbsp;
Geçmişte kimi vekiller milli iradeye yapılan saldırıları alkışlamıştır. Milli iradeye yönelik tehdit sadece düşmanlardan gelmez. Terör milli iradeye yönelik tehdittir. Sermaye ve medya kendisini Meclis gücünün üzerinde görüyorsa, milli iradeye tehdittir. nbsp;
Bir parti şiddet içerikli sokak hareketlerini destekliyorsa bu milli iradeye tehdittir. nbsp;
Bu tehdite karşı durması gereken sadece iktidar partisi değil, tüm milletvekillerinin görevidir. Bir siyasi parti terörü kınamıyorsa milli iradeyi inkar ediyor demektir. nbsp;
Kimi sermaye çevreleri çirkin ittifaklar içinde Meclis'i hedef alıyorsa ve buna ortak tepki gösterilmiyorsa milli irade yara alıyor demektir. nbsp;
Sandık hiçbir hatayı hesapsız bırakmamıştır. Her meselede hakem millet oldu, biz millete güvendik. Siyaset için milletin desteği yeterlidir. nbsp;
Türkiye'ye terör, şiddet eylemleri, sermaye, medya ve çeteler değil, millet istikamet eder. Terörün siyaset üzerine etkisi bundan yarar sağlamaya sağlayan siyasetçilerden de kaynaklanmıştır. nbsp;
Terör saldırıları karşısında hükümet zarar gördüğünde muhalefet ellerini ovuşturmuştur. Biz 11 yıl boyunca hiçbir riskten kaçınmadık. Cesur ve kararlı bir duruş sergiledik. Birlik ve kardeşlikten hiçbir taviz vermeden barış ortamı oluşturduk. nbsp;
1 yıldır devam eden bu huzur sürecini sabote etmek için bugünlerde girişimlerde bulunulduğunu görüyoruz. Burada TBMM'ye ve milletimize açık açık ilan ediyorum, son günlerde sahnelenen oyunlar barışı ve seçim sürecini etkilemeye yöneliktir. nbsp;
Ancak tek yürek olduğumuz takdirde asla başarıya ulaşamayacaktır. Bölge halkını da bu oyunlara karşı uyanık olmaya davet ediyoruz.
1 yıldır anne babalar oğullarının şahadet haberini almadı. Bu bahar havasına kast edenler, tarih karşısında hesap veremezler. Yeter ki Türkiye kazansın biz kaybetmeye razıyız. Millet bizden bu meseleyi çözmemizi istiyor, bundan asla taviz vermeyeceğiz. Şehitlerimizin ruhunu incitecek hiçbir girişimin içinde olmayacağız.
Biz Afyonkarahisar'da 2001 yılında yola çıktığımızda 4 kırmızı çizgimizi açıkladık. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dedik. Biz yola böyle çıktık. Millet anlayışımız Türkiye'deki tüm etnik unsurları kapsar, hepsini kucaklarız. Millet tanımı zaten budur.
Tek bayrak dedik. Bayrağımızın rengi, kıskananlar varsa öğrensin; şehidimizin kanıdır. Hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız, şehidimizin sembolüdür. Öğrenmiyorsan bil, Türk bayrağıdır. nbsp;
Biz tek bir ırka hizmet etmiyoruz. Biz Türkiye'de insan olarak kim varsa hepsine hizmet ediyoruz. Yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz.
Tek devlet de Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Bunun dışında hiçbir şey tanımıyoruz. eski Türkiye milletin sesine kulak tıkayan bir Türkiye'ydi.
Geride bıraktığımız 11 yıl sadece başlangıçtır. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 2023 de bugünden daha farklı olacaktır. Türkiye 11 yılda demokratikleşme konusunda önemli mesafe kaydetti.
Hiç kuşkusuz ideal noktada değiliz ancak dünle kıyaslanmayacak bir noktadayız. Bizi özgürce eleştirebilenler, birkaç yıl öncesine kadar belli kesimlere birşey söyleyemiyordu. nbsp;
11 yıl önce bir kadının kamuda başörtüsüyle çalışmasını bırakın, okuması bile imkansızdı. 1999 yılında bi kadın milletvekili başörtülü olduğu için lince uğradı. Bugün bütün bunlar aşıldı. Hamdolsun Türkiye normalleşiyor, güç kazanıyor.
Demokrasiden korkmadığımız için Türkiye'yi yasaklarından prangalarından kurtardık ve bugünlere taşıdık. Türkiye büyük bir devlettir. Türkiye özgürlüklerden korkacak kadar küçük bir ülke değildir.
Her reform Türkiye'yi daha da büyütecektir.
11 yıllık süreçte Türkiye'nin dış ticareti 4.5 kat artış gösterdi. Avrupa'daki krize rağmen, farklı pazarlara açılarak rekorlar kırdı."
Türkiye dış ticaret ve müteahhitlik hizmetlerdeki başarılarını aktif dış politikası sayesinde halletti. Türk bayrağı artık dünyanın her yerinde itibar görüyor.
Suriye ve Filistin konusunda haklı ve hakkı savunduk. Mısır'da milli iktidarın askeri darbeyle devrilmesi karşısında sessiz kalmadık. İmkanlarımız ölçüsünde dünyada afetzedelerin yanında olduk.
Bakınız Somali Başbakanı şu ifadeyi kullandı; Geçmişte Somali halkı hastalanınca Azrail'i bekliyordu, şimdi Türk doktorları bekliyor. Bu samimi ifadeler Türkiye'nin dış politika anlayışının özüdür. nbsp;
Göreve geldiğimizde Türkiye'nin IMF'ye olan borcu 23.5 milyar dolardı. Bu borcu 14 Mayıs itibariyle sıfırladık. Şimdi IMF'ye 5 milyar dolar borç verecek noktaya geldik. Kıskanmayın, çalışın sizin de olsun."Merkez Bankası, 27.5 milyar dolar döviz rezervi vardı göreve geldiğimizde, şu anda 134 milyar dolar rezervi var. Asgari ücret yüzde 336 oranında arttı, aile yardımı dahil memur maaşı yüzde 381 oranında artı. Asgari ücretin alım gücünde de önemli iyileştirmeler oldu.
2002'de toplam otomobil sayısı 4.6 milyon adetti, şimdi 9 milyon adet. "THY 11 yılda çok ciddi bir büyüme kaydetti. 2003'de 103 ülkeye uçan THY şu anda 236 ülkeye uçuyor. nbsp;
İstihdam konusunda da 2002'den bu yana 6 milyondan fazla kişiye iş sağlandı. İşsizlik oranını yüzde 9.2'ye kadar gerilettik. Nüfusun yüzde 98.9'u sosyal güvelik kapsamında. Bu oran 2002'de yüzde 71'di.
Borç konusuna gelince; bu konu sürekli istismar ediliyor. Avrupa Birliği tanımlı genel yönetim borç stokunun milli gelire oranı 2002'de yüzde 74'tü. Yani Türkiye'ni sahip olduğu 100 liranın 74 lirası borçtu. Bu oran şu anda yüzde 36.
Kamu net borcu 2010 yılına göre 100 milyar lira azaldı ve 217 milyar lira seviyesine geriledi. 2002 yılında kamunun 76 milyar dolar net döviz cinsi borcu vardı şu anda kamunun 32.5 milyar dolar ne varlığı var. Yani -76 milyar dolardan aldık, +32.5 milyar dolara ulaştık."Biz AK Parti olarak 100 milyar dolarlık özelleştirme yaptık. Türkiye'yi ağırlıklarından kurtardık. Biz özelleştimelerle ülkeyi ayağa kaldırdık. 2002'de bütçenin yüzde 45'i faiz ödemelerine gidiyordu. Şimdi bu oran yüzde 13. Türkiye iyi yönetilmeseydi, kaybımız 642 milyar dolar olacaktı. Bu hükümet geçmişim hatalarını telafi etmiştir.
Faizdeki 4,57'den 9'a çıkış maliyeti 18.5 milyar dolar oldu. bu hesap bile güven ortamının önemini ortaya koyuyor. Kamu bankalarını içleri boşaltılmış olarak bulduk. Çarçur edilmişti. Fona devredilen bankalar nedeniyle 111 milyar liralık zararı biz ödedik.
Bizden önceki hükümet sosyal yardımlar için kullanılması gereken paraları bütçeye aktarıyordu. Çifçiye 7 milyar lira kredi verdik, kredi kullanan esnaf sayısı da 283 bine ulaştı."Bizden önceki hükümetler zorunlu tasarruf adı altında 13.5 katrilyon para kesti memurdan, işçiden para kesti. Bu zorunlu tasarrufu biz ödedik.
Derslik sayısı 347 bin adetti, 10 yılda yarısından fazlasını biz yaptık. Kütüphne sayısını 12 binden 21 bine ulaştıdık. 11 yılda okullarımıza 1 milyon adet bilgisayar gönderdik." nbsp;Yıl içince 10 milyon 600 adet tablet için çalışmalarımızı başlattık." nbsp;11 yılda 2 milyon çocuğumuzun annesine 2.8 milyar lira ödeme gerçekleştirdik. Zorunlu ilköğretimin süresi 12 yıla çıktıktan sonra yatılı bölge okullarının sayısını 3 kattan fazla artırdık.
2002 yılında 53'ü devlet toplam 76 üniversite varken, 2003-2013 yılları arasında 51'i devlet 48'i vakıf olmak üzere 99 yeni üniversite kurarak sayıyı bu sayıyı 175'e ulaştırdık."
İktidara geldiğimizde Türkiye'de 552 bin öğretmenimiz vardı. 11 yılda toplam 407 bin 537 öğretmen ataması yaptık. Şimdi Şubat'ta 10 bin öğretmen alımı daha yağacağız, Temmuz'da da 40 bin öğretmen daha alacağız, bu süreç devam edecek."Unutmayın, hakkaniyet sahibi olun, 70-80 kişilik sınıfların olduğu Türkiye'den 30 kişilik sınıfların olduğu bir Türkiye'ye geldik, farkımız bu."