Amasra'daki maden faciası 4 dakika içinde yaşanmış

FERHAT EKİNCİ'NİN HABERİ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Amasra’daki maden kazasına ilişkin Meclis Genel Kuruluna bilgi verdi. Bakan Dönmez, 2017 ve 2019 Sayıştay raporlarında yer alan ‘solunabilir’, ‘patlayabilir’ tozla mücadele altındaki hususların dikkate alınmadığı iddialarına ilişkin “Ölçümler ve kontroller tam yapıldı, mevzuattaki seviyede tutuldu” cevabını verdi. Madenlerde tedbirlerin sıkı bir şekilde alındığını aktaran Dönmez “İş süreçleri için risk değerlendirme yükümlülüğü uygulandı, titizlikle takip edildi. Yeraltında çalışma alanlarındaki hava giriş çıkışını ölçmek amacıyla 6’lı sensör tesis edilip izlenmiştir. Ekiplerin her birinde gaz dedektörü var. Sabit dedektörler de mevcut. Gaz miktarı belli seviyeye geldiğinde bunlar ışıklı ve sesli sinyal veriyor” dedi.

İŞLETMELERDE 'KARAKUTU' VAR

Kömür ve maden ocaklarında bulunan metan gazı oranlarının farklı olduğunu söyleyen Bakan Dönmez, şunları dile getirdi: Yer altı bütün çalışma alanlarında metan, karbondioksit ve karbon monoksit oranları ­24 saat izlenip kayıt altına alınıyor. Yani bu işletmemizde aynı uçaklarda olduğu gibi karakutumuz var. Bütün işlemler, telsiz konuşmaları kayıt altında. Bunların hepsi incelemeye ve denetime tabi olacak. En ufak bir ihmal varsa gereği yapılacak.
Metan gazı oranı yüzde 5 ile 15 arasında olursa en ufak bir kıvılcımda patlama yaşanır. Yüzde 1,5’a geldiğinde elektrik kesilir, yüzde 2’de kırmızı alarm devreye girer ve acil durum prosedürü devreye girip işçiler tahliye edilir. Kazadan önceki son kayıtlar incelendiğinde saat 18.05’te ortamdaki metan gazı oranı önce yüzde 1,5 seviyesine ulaşmış. Emniyet amaçlı elektrik kesilmiş. Saat 18.09’da ise oran yüzde 1,69 olarak ölçülmüş. Ondan sonra kayıt yok. Patlama anındaki metan seviyeleri merkezi gaz izleme sisteminde ölçüldü. Şimdi teknik birimler ve bilirkişiler bu oranları tek tek değerlendirecek. Sorumluları ortaya çıkarılacak, kimseyi gizlemeyeceğiz.

TEDAVİLERİ SÜRÜYOR

Bu arada, patlamada yaralanan ve ambulans uçakla İstanbul’a getirilen aralarında Ayhan Akgül’ün de (fotoğraftaki) bulunduğu 6 madencinin tedavileri Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde sürüyor.

5 İDDİAYA 5 CEVAP

1- Sayıştay’ın ‘solunabilir ve patlayabilir tozla mücadelede’ raporları dikkate alınmadı.
Cevap: Madenlerde belirli periyotlarda patlayabilir toz numunesi alınır. Değerler yüksek çıkarsa etkin bir şekilde yıkama ve taş tozu serpme çalışması yapılır. Sayıştay söz konusu raporlarındaki tavsiyeleri de dikkate alınarak gerekli bütün çalışmalar titizlikle gerçekleştirilmiştir.

2- Soma ve Ermenek facialarından sonra diğer müesseslerde tedbir alınmadı.
Cevap: Bütün müesseselerde yapılan toplam 200 kilometrelik yer altı açıklıklarında ‘hayat hattı’ tesis edildi, ferdî maske değişim istasyonları kuruldu. Altı bin madenci için 160 iş güvenliği uzmanı görevlendirildi. 750 kişi için de bir iş yeri hekimi göreve alındı. Bütün iş basamakları için risk değerlendirme yükümlülüğü getirildi. Bu husus titizlikle takip edildi. Metan, oksijen, karbonmonoksit, hidrojen, sülfür, sıcaklık ve hava hızını ölçen sensörlerin bulunması mecburi oldu. Bağımsız çalışan her ekibe en az bir seyyar gaz ölçüm cihazı verildi.

3- Kurum, Degaj Yönergesi’ni uygulamadı.
Cevap: Sayıştay, 2019 yılında hazırladığı raporda “Kurum Degaj Yönergesi hükümlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir” ifadesi kullanılmış. Bu doğrultuda kurumun bütün işlemleri titizlikle takip edilmektedir.

4- Madende dinamit patlatıldı.
Cevap: Dünya genelinde yürütülen madencilik faaliyetlerinin birçoğunda delme ve dinamit metodu kullanılır. Ülkemizde de bu mevzuatla belirlenmiş ve hükümlere göre sürekli denetim altında gerçekleşmektedir. Maden kazasının kaynağı ise adli ve idari tahkikatlar sonucu belirlenecek.

5- Patlamanın gerçekleşeceği daha önceden söylenmiş.
Cevap: Yer altı bütün çalışma alanları, giriş-çıkış ve ölçümler 7/24 izleniyor. Olayın vuku bulduğu gün ve önceki zaman dilimlerindeki bilgiler incelendiğinde iddiayı destekleyecek hiçbir veri yok.