Adeviyye'den yükselen çığlık, 'Vicdanınız nerede'

Yüzlerce masum Mısırlının cesedini görmeyen Batı, cuntaya üstü kapalı destek veriyor.
Filistin'de, Afganistan'da, Bosna'da, Irak'ta, Keşmir'de, Doğu Türkistan'da, Arakan'da, Mali'de, Libya'da, Sudan'da, Suriye'de ve daha birçok mazlum Müslüman coğrafyasında yıllardır zulüm yaşanıyor. Mübarek Ramazan-ı Şerif'te yüreğimize önceki gün bir ateş daha düştü; Mısır'da 210 kişi katledildi. 3 Temmuz'da Mısır'ın seçilmiş ilk lideri Muhammed Mursi'ye karşı darbe yapan ordu, o gün bugündür kan döküyor. Darbeye darbe diyemeyen, darbecilere milyar dolarlar akıtan Batılı işbirlikçiler ise, bütün olan biteni seyretmekle yetiniyor. Her fırsatta demokrasi ve insan haklarından bahseden batılı ülkeler ve dünya basını, katliamlara karartma uyguluyor. BBC ve CNN başta olmak üzere birçok medya kuruluşu, "210 ölü, 5 bin yaralı" için katliam bile diyemiyor; çatışma diye geçiştiriyor. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, bu vicdansızlığa şöyle isyan etti: "Mısır'da halkın iradesine karşı yapılan askeri darbeyle başlayan süreçte ve son katliam karşısında uluslararası camianın gösterdiği umursamazlık, en az darbe kadar vahimdir. Orada insanlar hayatlarını kaybederken, kutuplarda sıkışmış iki balinaya karşı gösterilen hassasiyeti esirgeyen uluslararası toplumun ve camianın yeteri kadar vicdanının ve ahlakının olmadığının da en açık göstergesidir. Katliamlar karşısında özellikle demokrasi dünyasının, insan hak ve özgürlüklerine ikide bir atıf yapan ülkelerin daha aktif bir tavır içerisinde olması beklenirken sıradan demeçlerle işi geçiştirmeleri son derece düşündürücüdür. Keza ulaslararası kuruluşların da varlık sebebi esas itibarıyla barışı ve huzuru sağlamak olması gerekirken, onların da büyük bir sessizlik içerisinde olması bir başka düşündürücü husustur. Onun için mübarek bir ramazan gününde yaşanan bunca olaylar karşısında vicdanı ve insafı olanları, insanlıklarının gereği ne ise onu yapmaya davet ediyorum."