27 yıllık kronikleşen problem: Gümrük Birliği

- Güncelleme:
27 yıllık kronikleşen problem: Gümrük Birliği
Gündem Haberleri

Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan, Gümrük Birliği Anlaşmasının güncellenmesi durumunda Türkiye’nin dış ticareti ve ihracatının ciddi miktarda artacağını söyledi.

YEŞİM ERASLAN'IN HABERİ - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’nin İsveç’in NATO’ya üyeliğine yeşil ışık yakmadan önce AB’ye yaptığı Gümrük Birliği Anlaşmasının güncellenmesi çağrısı, gözleri bu anlaşmaya çevirdi.

Gümrük Birliği Anlaşması, Türkiye ile AB arasında gerçekleştirilen müzakerelerin ardından 6 Mart 1995 tarihindeki Ortaklık Konseyi toplantısında alınan karar uyarınca 1 Ocak 1996’da yürürlüğe girdi. Anlaşma, Türkiye’ye ekonomik olarak kazanım sağlasa da çok sayıda sorunu da beraberinde getirdi. Anlaşmanın uygulamaya başlamasıyla birlikte Türkiye ile AB arasında sanayi ürünleri ticaretinde gümrük vergileri, miktar kısıtlamaları ve eş etkili tedbirler ortadan kalkmış oldu. Böylece Türkiye, üçüncü ülkelere yönelik AB’nin belirlediği ortak gümrük tarifesini uygulamaya başladı. AB’nin diğer ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşmalarına Türkiye’nin doğrudan taraf olmaması, Türkiye’den araçlara uygulanan kara yolu kotaları, işleyişle ilgili danışma ve karar alma mekanizmalarında Türkiye’nin yeterince yer almaması ciddi sıkıntılara neden oldu.

İmza sürecinin üzerinden 27 yıl geçen anlaşmanın değişen küresel ticaret uygulamalarına göre güncellenmesi gerektiğine işaret edilirken, yapısal sorunların önemli bir kısmının, Türkiye’nin AB üyesi olmamasından kaynaklandığı belirtiliyor. Ankara, Gümrük Birliği’nin işleyişinin geliştirilmesi ve güncelleme müzakerelerinin başlatılmasına yönelik AB Komisyonu ve AB üye ülkelerindeki muhataplarla siyasi ve teknik seviyede yoğun görüşmeler sürdürüyor.

MUTABAKAT VAR, GELİŞME YOK

Uzmanlar aradan geçen yıllarda ciddi ölçüde değişen küresel ticaret uygulamaları karşısında ortaya çıkan yeni sorunların giderilmesi için anlaşmanın derhal güncellenmesi gerektiğine işaret ediyor. Yaşanan sıkıntıları gazetemize değerlendiren İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan, bir süredir Gümrük Birliğinin genişletilmesi, yeni ticari anlaşmaların yapılması konusunda sıkıntılar yaşandığını ifade etti. Gümrük Birliği Anlaşmasının temel sorunun AB’nin ticaret anlaşmaları yaparken karar alma süreçlerinde Türkiye’nin yer almaması olduğunu kaydeden Erdoğan “AB üyesi olmadığımız için özellikle karayolu kotalarında ciddi problemler yaşıyoruz. Bu durum da Türkiye’nin ticaretinin esnekliği, hızlılığı ve rekabetçiliği konusunda önemli bir dezavantajı beraberinde getiriyor. 2015 yılında Türkiye ile AB arasında anlaşmanın güncellenmesi konusunda mutabakat oluştu. 2021 yılında gerçekleştirilen AB Liderler Zirvesinin sonuç bildirgesinde ise Gümrük Birliğinin işleyişinin yeniden gözden geçirilmesi, geliştirilmesi, iyileştirilmesi için Türkiye ile çalışmaların yoğunlaştırılması için çağrıda bulunuldu. Söz konusu mutabakatın hızla hayata geçirilmesi bizim açımızdan son derece önemli ancak, mutabakatın üzerinden 8 yıl geçmiş olmasına karşın hâlâ güncellemeyi konuşuyoruz” dedi.

Türkiye ile AB’ye üye ülkeler arasında anlaşmanın güncellenmesi için siyasi ve teknik görüşmeler yapılmaya başlandığının altını çizen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: Bu konuda somut adım atılırsa Türkiye’nin dış ticareti ve ihracatı ciddi miktarda artacaktır. AB’ye üye ülkeler Türkiye’nin en önemli bir ticaret pazarı. Türkiye’nin karar alma süreçlerinde yer alması ile dış ticaret açığımızın olumlu yönde etkilenmesine hem de cari açığımızın daralmasına pozitif etkisi olacaktır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...