Seçim notu etkileyecekse bu mutlaka 'pozitif' olmalı

Fitch "Türkiye'de siyasi risk var, notu etkileyebilir" derken, S P "Seçim nota etki etmez" diyor. Ortak görüş, 'pozitif etkiler' şeklinde.
Fitch seçimin hemen sabahında "Türkiye'de siyasi risk var, notu etkileyebilir" derken, S amp;P "Seçim nota etki etmez" diyor. Ortak görüş ise, "Eğer notu etkileyecekse, pozitif etkiler" şeklinde oluştu...Türkiye'nin ekonomik ve politik kararlarına müdahale isteği, yıllardır süregelen bir tutku gibi... Bazıları 'felaket senaryosu' diye hafife alsa da, kapatılan uçak fabrikası, üretimine devam ettirilmeyen yerli otomobil Devrim, dev gibi büyüyen ithalat furyası, "Türk Malı" veya "Made in Turkey" görünce burun kıvırma... Bunların tamamı bir ülkeyi ekonomik olarak baskı altında tutmanın çok önemli örnekleri aslında. Yöntem şu: İthalat büyüdükçe borç ve cari açık artacak, açığı artan ülke borçlanacak, borçlanan ülkenin attığı her adıma müdahale edilecek. Bu amacın en güzel örneğini, yıllarca Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkilerde gördük. Bazı dev ülkelerin idare ettiği kuruluş, Türkiye'de 1.5-2 milyon dolar gibi küçük bir borca imza atmadan önce, devletin zirvesinden, müsteşar atamasına kadar her kararda rol almak istedi. Bunun için de hep "tehdit" mekanizmasını kullandı. Sonunda 2013 yılında IMF'ye olan bütün borçlar ödendi ve kuruluşla ilişkilerin 'üyelik' seviyesinde yürütülmesine karar verildi. Hatta ekonomi yönetimi, IMF'nin istediği 5 milyar dolarlık krediye de onay verdi.
Bu aşamanın ardından kredi derecelendirme kuruluşları girdi devreye. Son 10 yılda enflasyonu tek haneye, işsizliği yüzde 9'lara düşüren, dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden olan Türkiye'ye "yatırım yapılabilir ülke" notunu daha geçen yıl veren bu kuruluşlar, Avrupa'nın iflasın eşiğinde olan, işsizliği yüzde 25'lere çıkmış olan ülkelerine, daha önce verilmiş "güvenle yatırım yapılabilir, yükümlülüklerini yerine getirebilir ülke" notlarını teyit etti. Bu kuruluşlardan biri ise, borçlarını ödemek için Avrupa Komisyonu'ndan "acil" borç alan, memur maaşlarını ödeyemeyen Yunanistan'ın notunu artırarak tarihe geçti. Bu kuruluşlardan olan Fitch, 10 Ağustos'ta Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzde 51.7 oranla seçilmesinin ardından "Türkiye'de siyasi risk devam ediyor" diyerek "not tehdidi" yaptı.
Bir diğer kredi derecelendirme kuruluşu olan Standard and Poor's ise Fitch'in tam tersini söyledi ve "Hayır, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin not üzerinde bir etkisi yok. Seçim sonrası makroekonomik politikalar ve uygulamalarda değişiklik beklenmiyor" diyerek aslında olması gereken açıklamayı yaptı. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci de 'siyasi risk' diye tutturan kuruluşlara Twitter hesabından veryansın etti ve başarılı bir seçimin hemen sabahında siyasi risk uyarısı yapan kuruluşu objektif göremeyeceklerini söyledi. Sadece Zeybekci değil, uluslararası kuruluşların ekonomistleri de "Başarıyla çıkılmış seçim, risk ifade etmez" görüşünde birleşip, "Seçim notu etkileyecekse bu pozitif yönde olmalı" fikrini öne sürüyor. Canan ERASLAN - HABER / ANALİZ
S amp;P, FITCH'DEN FARKLI DÜŞÜNÜYOR
'Seçimin kredi notu üzerinde etkisi yok'
Ekonomi politikalarında seçimin ardından değişiklik beklenmediğini vurgulayan S amp;P, "Sonuçlar kurumsal yapı üzerinde önemli etki oluşturmadı" dedi.
Dünyanın en büyük kredi derecelendirme şirketi Standard amp;Poor's (S amp;P), cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarının Türkiye'nin kredi notu üzerinde bir etkisi olmadığını açıkladı. Şirketten cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarına ilişkin olarak yayınlanan değerlendirme notunda, seçim sonuçlarının Türkiye'nin gerek kurumsal, gerekse yönetimsel yapısındaki işleyişe bir engel oluşturmadığına işaret edildi. "Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının Türkiye'nin kredi notu üzerinde şu anda bir etkisi yoktur" tespiti yapılan açıklamada, seçimden sonra Türkiye'nin makroekonomi politikalarında ve ve uygulanmalarında bir değişiklik beklenmediğine işaret edildi.
"Sonuçlar, Türkiye'deki kurumsal yapının üzerinde önemli bir değişiklik oluşturmadı" denilen değerlendirmede şu uyarı da yapıldı: "Türkiye'nin politika oluşturma ve uygulama çerçevesindeki değişikliklerin kredi notundaki ana zayıf nokta olan dış kırılganlıkları etkilemesi halinde bu değerlendirme değişebilecektir."
Küresel düzeyde faaliyet gösteren üç büyük kredi derecelendirme şirketinden yalnızca S amp;P Türkiye'yi "negatif" görünüm ile yatırım yapılabilir düzeyin bir kademe altında olan BB+ seviyesinde derecelendiriyor. Diğer iki şirket Moody's ve Fitch ise Türkiye'yi "yatırım yapılabilir" düzeyde derecelendiriyor.
Hazine, S amp;P ile ülke notu anlaşmasını Ocak 2013'te sonlandırmış, yerine, Türkiye'ye uzun aradan sonra ilk "yatırım yapılabilir" notu veren Fitch ile anlaşma yapmıştı.
ZEYBEKCİ'DEN FITCH TEPKİSİ:
Onlar batan ülkenin notunu bile artırdılar
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Türkiye'de siyasi risk yüksek" diyen Fitch'i eleştirdi. Bakan Zeybekci, cumhurbaşkanlığı seçiminin ertesi sabahında siyasi risk uyarısı yapan kredi derecelendirme kurumu Fitch'in değerlendirmelerinin objektif kabul edilemeyeceğini söyledi. Fitch dün yaptığı açıklamada, Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından siyasi riskin hâlâ yüksek olduğunu ve bunun kredi notu için kırılganlık olmayı sürdüreceğini söylemişti. Zeybekci, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Fitch ve benzerleri kurumların 2008'deki kriz başta olmak üzere hiçbir ekonomik gelişmeyi öngöremediğini belirterek, temerrüde düşen Yunanistan'ın notunu hemen bu gelişme arifesinde artırdığına da dikkat çekti.