Kurşunun adresi belli: Ekonomi

Yaklaşık 10 gündür Türkiye'nin gündemini kilitleyen 'operasyonlar' ekonomik dengeleri yerinden oynattı.
Operasyonlar ve gözaltı iddialarıyla; hızlı tren, 3. havalimanı ve Kanal İstanbul gibi hem vatandaşın refahını artıracak hem de ülkenin geleceğini şekillendirecek projeler ve iş adamları hedefteki isimler olduYaklaşık 10 gündür Türkiye'nin gündemini kilitleyen 'operasyonlar' ekonomik dengeleri yerinden oynatırken, özellikle vatandaşın refah seviyesini yükseltecek projeleri olumsuz etkiliyor. Yaşanan gerilimle birlikte dolar 2.14 liraya çıkarak yeni rekor kırarken, çift haneli rakamlara yaklaşan faiz, Türkiye'nin küresel güç konumunu değiştirecek Kanal İstanbul ve 3. Havalimanı gibi projelerin tehlikeye girmesine sebep oldu. Ayrıca, ortaya atılan yeni operasyon iddialarıyla, büyük projelere imza atmaya hazırlanan iş adamları ve kamu görevlileri yıpratılmak isteniyor. Savcılığın yalanladığı iddialara göre operasyonların 2. dalgasında, hızlı tren projelerine odaklanan TCDD, konut açığını kapatmayı hedefleyen müteahhitler ve yerli üretime yönelen Anadolu kökenli şirketlerin bulunduğu iddia edildi. Ankara-İstanbul Hızlı Treni gibi dev projelere imza atan şirketler ile 3. Havalimanı projesini üstlenen yatırımcıların da gözaltına alınacağı iddialar arasında bulunuyor.?Havalimanı projesinin iptali Gezi Olayları'nda da gündeme gelmişti. Türkiye'de yabancı mağazaların yayılmasını önleyen yerli mağaza zincirleri de 'gözaltı listesine' eklenerek saf dışı bırakılmak istenirken, Çorum Nehri üzerine kurulacak Türkiye'nin en büyük elektrik santraliyle ilgili proje hakkında da ortaya atılan iddialar, operasyon söylentilerinin hedefinin yerli sermaye olduğunu gösteriyor. Aralarında, Türk ekonomisine yön veren iş adamlarının da bulunduğu 30 kişinin gözaltına alınmak istendiği belirtilen iddialar incelendiğinde, yıpratılmak istenen hedeflerin hükümetin 2023 vizyonundaki dev projelerin olması dikkatleri çekti.
KAYIP 60 MİLYAR LİRA
17 Aralık'ta başlayan olaylar sebebiyle ekonomideki kayıp hesaplanabilen verilere göre 60 milyar liraya ulaştı. Ancak dolaylı etkileşimler sebebiyle bu rakamın çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Dövizdeki artış, başta akaryakıt olmak üzere pek çok kalemde fiyat artışına sebep olurken, döviz borcu olan şirketleri de zor durumda bırakıyor. Operasyonlar başlamadan önce, 74 bin puanın üzerinde olan BİST 100'deki kayıp ise yüzde 14'e ulaşarak endeksi 64 bin bandına çekti.