Kıdem fonu ve işsizlik fonu ne durumda

Kıdem fonu ve işsizlik fonu ne durumda

Ekonomi Haberleri

Kıdem tazminatı fonu tartışmalarının son sürat sürdüğü bir ortamda acaba işsizlik sigortası ile oluşturulan işsizlik fonu ne durumda? İbrahim Kahveci yazdı

İşte Kahveci'nin Türkiye Gazetesi'ndeki yazısı: Bazı adımlarda niyet ile kısmet uyuşmuyor. Mesela kıdem tazminatı fonu tartışmalarının son sürat sürdüğü bir ortamda acaba işsizlik sigortası ile oluşturulan işsizlik fonu ne durumda? İşsizlik fonunda 2002'den bu yana biriken para 70 milyara dayandı. İş Kur'un açıkladığına göre 10 yılda fondan 3 milyon 77 bin kişi yararlanmış ve işsizlere 6 milyar 350 milyon lira ödenmiş. Oysa aynı süre içerisinde devlet işsizlik fonundan 13 milyar lirayı kamu yatırımları için almış. Ve Maliye vergi dışı demesine rağmen 2 milyar liranın üzerinde vergi almış. Kısaca işsiz kalanlara ödensin diye kurulan fondan 10 yılda; İşsizler 6,3 milyar alırken devlet 15 milyar lira almış. Bugün işsizlik fonundan yararlanma şartları inanın çok ağır: Kara kaş-ela göz ve bir de yazılı sınavı dışında sözlü sınavı da geçmeniz gerekiyor... Tablo böyle olunca gelin sorun bakalım hangi işçi ve işçi kesimi kıdem tazminatında devleti tarafsız hakem kabul edebilir?
Açıkçası devletin önce işsizlik fonuna çare bulması gerekiyor. Önce işverenin payını-maliyetini düşürmek gerekiyor. Ve de çalışan ve işsiz kalan herkesin aç-susuz kaldığında işsizlik fonundan para alması gerekiyor. Gelelim ekonomiyi fon mantığı ile yönetme anlayışına... Bugün birçok hamle finansal ve fon mantığı taşıyor. Mesela bireysel emeklilik fonu da bir tasarruf artırma sistemi olarak işliyor. Mesela bireysel emeklilik fon sisteminde de merak ettiğim bir nokta var: Mesela vatandaş 100 lira yatırıyor, devlet 25 lira veriyor. Ve bir yıl bu parayı fon yönetim şirketleri işletiyor. Sorum şu: 2013 yılında BES'de devlet katkısı ve vatandaş parasının üzerine fon yönetenler ne kazandırdılar. Ve de ne kadar komisyon-ücret vs. adı altında para aldılar. BES'de gerçekte kim kazanıyor? İnanın çok merak ediyorum!..

NEDEN KARAMSARIZ?
İnanın çok düşünüp cevabını bulamadığım bir başka konu da ekonomideki karamsarlığımız. Ben benzer bir karamsarlığı 2011 sonlarına doğru Başbakan Recep Tayyip Erdoğan rahatsızlandığında anlamamıştım. O günlerde de müthiş bir ekonomik risk uyarıları ile karamsarlık verilmişti. Ve o günlerde tam 14 milyar dolar Merkez Bankası'nın kasasından uçuvermişti. Aynı tablo ve benzer açıklamalar ilginçtir ki yine tekrarlanıyor.
OVP'yi açıkladığımızdan iki saat önce 2013 için IMF Türkiye için daha yüksek büyüme tahmininde bulunmuştu. Şimdi Moody's büyüme tahmininde Türkiye'yi 5. sırada görüyor. Büyümede üst sınırı 4,5 olarak veriyor.
Bakın temmuz ayından beri Türkiye'de bir şeyler kıpırdıyor. Bankalardan biraz kaynak aktarılınca ve kur biraz artınca sanayi resmen filiz vermeye başladı. Ekim ayından sonra özellikle Kasım ayı verilerine bakın; sürpriz büyümeler gelebilir.
Türkiye 2013 yılında sanayiciler sayesinde yüzde 4'e çok yaklaşır. Ve 2014-15 inanın yüzde 5-6 büyümeler olabilir.
Neden karamsarlık anlamıyorum

EKONOMİ SERVİSİ/İBRAHİM KAHVECİ

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...