Gençler ter dökmek yerine rahat iş arıyorlar

Gençler ter dökmek yerine rahat iş arıyorlar

Ekonomi Haberleri

Genç işsiz sayısındaki artışta ekonomik nedenler kadar bedenen yapılan işlerden uzak durma isteği de yatıyor

2014'te genç işsizlerin sayısı son 4 yılın zirvesine çıkarak yüzde 20.2 oldu. Genç işsiz sayısındaki bu artışta ekonomik nedenler kadar bedenen yapılan işlerden uzak durma isteği de yatıyor. nbsp;Türkiye'de "Y Kuşağı" olarak adlandırılan yeni nesil, sanayicinin en büyük kabusu oldu. Sosyal medya ile büyüyen, internetsiz hayatın ne olduğu bilmeyen gençlerin bedenen yapılan işlerden uzak durması sanayiciyi zor durumda bırakırken, 2014'te genç işsizlerin sayısına da zirve yaptırdı. nbsp;Aralık ayında yüzde 10.9 olarak açıklanan işsizlik oranı 2014 yılı tamamı için yüzde 9,9 olarak gerçekleşti. İşsizlikteki yüksekliğe paralel olarak genç işsizlerin sayısı son 4 yılın zirvesine çıkarak yüzde 20,2'ye yükseldi. Türkiye'de işsiz sayısı 3 milyon 145 bin olduğu düşünüldüğünde bunların yaklaşık 600 binini gençler oluşturuyor. Gençler arasında işsiz sayısı artarken diğer taraftan sanayi kuruluşları çalıştıracak eleman bulamıyor. Türkiye'de çalışmak istemeyen ciddi bir genç kitle ile karşı karşıya olduklarını belirten ISVEA Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, "İşsizlik artıyor ben de şaşırıyorum. Biz bir çok işletmeye göre daha fazla ücret veriyoruz çalışanımıza ama çalışacak işçi bulamıyoruz. Maalesef Türkiye'nin çalışma alışkanlıklarında bir negatif bir değişiklik var. Gençler daha az bedenen çalışmak istiyor. Bu sosyal bir vaka. Fabrikada yüzde 50 daha fazla ücretle almak yerine daha az parayla alışveriş merkezinde güvenlik görevlisi olmaya razılar. AVM'de kravat tak, gelene geçene selam ver bu daha keyifli. Rahat bir iş bulamaz ise kahvede oturmayı tercih ediyorlar. 'Anneme, babama bakıyorum az para alıyorlar' deyip, kendileri de çalışmıyorlar. Kahvede oturuyorlar. Bu önemli bir risk" dedi.
Batı toplamlarında fabrikada çalışmanın son derece itibarlı bir iş olduğunu anlatan Çenesiz, "Batıda üretimde görev almak milli meseledir. Bir güvenlik görevlisi olmaktan çok daha kıymetlidir. Şunu unutmamak gerekir ki herkes mühendis, doktor olamayacak bu ülkede. Öyle bir şansımız yok ki. Adam ihracat yapan bir firmada bedenen çalışıyor. Yani statüsü mü düşük bu adamın. Asla. Torpille kamuya girmiş, devlete yük bir adamdan çok daha kutsal benim içi o kişi. Pazarda limon satan da öyle. Çünkü kimseye yük değiller. Bu insanlar katma değer oluşturmadan bir yerlerde vakit geçirenlere göre unvanı ne olursa olsun daha kutsaldır" diye konuştu. nbsp;

İŞ ADAMI ERDEM ÇENESİZ:
Devlet mektupla fabrikada çalışanların gönlünü alsın nbsp;
Bedenen çalışmanın değerinin sosyal tarafının iyi işlenmesi gerektiğini belirten ISVEA Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, bir de öneride bulundu. Çenesiz, "Mesela her yıl ihracatçılara ödül veriyorlar. Ben diyorum ki ihracat çalışanlarına da bir mektup yazsınlar. Çalışan da mutlu olsun. Bunu biz yapıyoruz ama keşke devlet yapsa. 'Siz kutsal bir iş yapıyorsunuz, ellerinize sağlık' diyerek çalışanlara mektup gönderse. Bizim yapmamızdan farklı olarak devletten gelmesi daha önemli. Ben aldığım ödülleri çalışanlarım adına alıyorum diyorum ama bu yetmez devlet kendisi göndermeli" dedi.

İŞ VEREN ELEMAN ARIYOR
1 milyon açık pozisyon var
2014'te işverenlerden toplam 1 milyon 735 bin 892 kişilik açık iş talebi alan Türkiye İş Kurumu (İŞKUR), sadece 691 bin 15 kişiyi özel sektörde işe yerleştirebildi. İŞKUR bu yılın ocak ayında ise 142 bin 659 talep aldı. İŞKUR'un verilerine göre son 5 yılda açık iş pozisyonu için en az kayıt 368 bin 636 kişiyle 2010 yılında gerçekleşti. En fazla kayıt ise 1 milyon 735 bin 892 kişiyle 2014 yılında yapıldı. Buna göre, 2010 yılında 368 bin 636, 2011 yılında 660 bin 623, 2012 yılında 991 bin 804, 2013 yılında 1 milyon 481 bin 196 ve 2014 yılında ise 1 milyon 735 bin 892 açık iş talebi alındı. nbsp;




Şirkete bağlılıkları yok, kolay kolay iş beğenmiyorlar
Türkiye'de çalışma alışkanlıklarını değiştiren en büyük faktör internet ve teknoloji. Özellikle sosyal medya ile büyüyen, internetsiz hayatın ne olduğu bilmeyen Y Kuşağı daha rahat bir hayat istiyor. Bunlar uzun süreli sadakat göstermeyen bir yapıya sahipler. Hangi şirkette çalıştıkları çok önemli değil. Şirketin sağladığı imkanlara bakıyorlar. İşverenden beklentileri ise oldukça yüksek. Kolay kolay tatmin olmuyorlar. Rahatlarına düşkünler. Çalışmayı ve sosyalleşmeyi pek sevmiyorlar. Kendi dünyaları var. Direkt emir almaktan ve ast olmaktan pek hoşlanmıyorlar. Onların istediği daha demokratik bir yönetici, daha anlayışlı, değişimden yana, kolay ilişki kurulan bir patron. Yüksek otorite karşısında çok rahatsız oluyorlar. Kendi fikirlerine çok önem veriyorlar ve fikirlerinin mutlak sorulmasını istiyorlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...