Düşük faizler büyüme için olumlu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, politika faizinin 12’den de aşağıya düşürülmesi gerektiğini söylemesi, ekonomi çevrelerince olumlu karşılandı.
HABER MERKEZİ | ANKARA
Ekonomistler düşük faiz oranlarının borçlanma konusunda iş dünyasının elini güçlendirdiğini ancak sağlıklı büyüme için enflasyonun düşmesi gerektiğine dikkat çekti. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan, faizlerin arttığı ekonomilerde yatırım maliyetleri ve borçlanma maliyetlerinin de arttığını belirterek “Faizleri düşürmek doğru bir politika uygulaması, çünkü düşük faizler, büyüme için olumlu bir ortam meydana getirir. Düşük faiz, borçlanma maliyetini azalttığı için hem kamunun hem de özel sektörün borçlarının çevrilmesi konusunda olumlu bir iklim ortaya çıkarır. Faizlerle birlikte enflasyonun da düşmesi gerekir. Enflasyon düşmezse tek başına faizlerin düşmesi bir anlam ifade etmez. Enflasyon azalmazsa özel sektör ve finansal kuruluşlar, faizlere bir risk primi ilave eder ve piyasa faizinde artış meydana gelir” dedi.
Döviz-ham madde fiyatının yüksek olması ve tedarik zincirindeki kırılmanın enflasyonu tetiklediğini dile getiren Erdoğan “Ayrıca bazı özel sektör kuruluşları, bunu bahane ederek kendi ürününün fiyatlarını olması gerekenden daha çok artırıyor. Devlet, mutlaka fiyat kontrolleri politikasını devreye sokmalı. Mesela; devlet, temel gıda maddelerini kendi kuracağı girişimlerle temin etmeli. Bu, piyasa ekonomisine müdahale değildir. Piyasa ekonomisinde spekülatif fiyatlar oluşursa, bu durum piyasa ekonomisinin hasta olduğu anlamına gelir. Devlet de bu hastalığı gidermek adına müdahale eder, özel sektör de kendini gözden geçirir ve fiyatları olması gereken düzeye çeker” ifadelerini kullandı.
PROF. DR. ORAL ERDOĞAN: FAİZLER DÜŞÜK OLMALI
Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan da faizlerin düşük olmasını savunan akademisyenlerden. Fiyat artışlarının faiz, enflasyon ve kur denkleminde bakılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan şunları kaydetti: Bu anlamda enflasyonda zor bir dönem oldu. Bir mal 10 lirayken, 30 liraya çıktığında birileri haksız kazanç sağlıyor. Döviz, bir ülkede anormal yükseldiğinde de paranız çok ciddi değer kaybediyor, haksız kazançlar oluşuyor. Faiz de bazı taraflar için haksız kazançlar oluşturabilir. Faizi, sıfırlamak ya da sıfıra çok yakın tutmak büyük bir arzudur.
“MEVDUAT FAİZİNİ DE DÜŞÜRMEK GEREKEBİLİR”
Politika faizi düştüğünde diğer faktörlerin cazip olarak değişip değişmeyeceğinin önem kazandığını söyleyen Oral Erdoğan “Yüzde 12 olan borç verme faizinin, yüzde 9’a doğru ineceği şeklinde bir mesaj algıladım. Bu çerçevede önümüzdeki 2-3 ay politika faizi 9’a doğru giderken, Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin kesinlikle devam etmesi gerektiğini anlıyorum. Dünyada faizlerin yukarı doğru meylettiği bir ortamda mevduat sahiplerine, daha düşük bir kazanç vermeye kalkarsanız mevduata para toplayamaz hâle gelirsiniz. Biz de ‘Banka yüzde 12-13’ten yıllık faiz veriyor gibi olsun ama biz de üstündeki yüzde 10-12’yi de hazine tarafından verelim’ diyerek mevduat faizini yüksek yapıyoruz. Ortak bir politika düşünülüyorsa mevduat faizini de düşürmek gerekebilir” dedi.