Dünyaca ünlü yatırımcı Mobius: TL ucuz kaldı alım zamanı

Son dönemde dolarda yaşanan yükselişe bağlı olarak, gelişmekte olan ülkelerin para birimleri gibi Türk lirası da zayıfladı. Ancak TL’deki zayıflama; Brezilya, Rusya, Güney Afrika, Endonezya gibi aynı potodaki ülkelere kıyasla biraz daha ileri boyutlara ulaştı. 15 Temmuz darbe girişimi süreci ve ardından yaşananlar, OHAL sürecinin speküle edilmesi, yükselen döviz kurunun cari açık, enflasyon ve faiz üzerindeki olumsuz etkisi, hane halklarının alım gücünün biraz düşmesi, döviz borçlu şirketlerin sıkıntıları ve yapılan seçimler, manipülasyon malzemesi olarak kullanıldı ve Türkiye’ye saldırıları artırdı. Böylece TL, diğer para birimlerine kıyasla daha fazla hırpalandı. Gelinen seviyeler itibarıyla TL’deki ucuzluk, uluslararası yatırım çevrelerinin dikkatini çekmeye başladı.

TÜRKİYE’Yİ SEVİYORUZ
Yaklaşık 45 yıldır gelişmekte olan piyasaları takip eden ve bugün 500 milyar doların üzerindeki fonu yöneten dünyaca ünlü yatırımcı Mark Mobius; Türk lirasının ucuz olduğunu belirterek, “Alım tavsiye ediyorum” dedi. Mobius, “Gelişmekte olan ülkelerin ortalama büyümesini yüzde 5 olarak bekliyoruz. Türkiye’ye birçok defa geldim, burada da potansiyel var, insanların üretkenliği muazzam. Faizler de fena değil. Gelişen ülkeler, dünyada GSYH’nin yüzde 50’sinden fazlasını oluşturuyor. 1987’de finans piyasalarının sadece yüzde 25’i gelişen pazarlardı. Bugün döviz rezervlerinin yarısından fazlası, gelişmekte olan ekonomilerde. Kamu borcu gelişmiş ülkelerde çok yüksek, fakat gelişen ülkelerde daha sağlıklı düzeyde. Bu yüzden Türkiye’yi ve gelişen pazarları seviyoruz” diye konuştu.

Döviz baş aşağı gidiyor
Seçimlerin ardından önce gerileyen, ardından da ABD-Çin gerilimiyle küresel piyasalara bağlı olarak tırmanan dolar, dün yeniden düşüşe geçti. Salı sabahına 4,70’in üzerinde başlayan dolar, öğleden sonra 4,62’ye kadar geriledi. TCMB’nin uyguladığı sıkı para politikasının yanı sıra; Meclis dışında bulunan ve yabancı yatırımcılara güven veren Mehmet Şimşek ile Naci Ağbal’ın yeniden ekonominin dümenine geçeceği beklentisi, iyimserliği artırıyor.

En kötüsünü atlattık
Rabobank Gelişen Piyasalar Stratejisti Piotr Matys, TL’de en kötüsünün atlatılmış olabileceğini, TL varlıklarına ilginin artacağını söyledi. Matys, seçim sonrası siyasi belirsizliğin azalacağına dair inanç oluştuğunu, bu nedenle piyasanın sonuçlara ilk tepkisinin olumlu olduğunu belirtti. Yabancı yatırımcı için yapısal reformların hayati önem taşıdığını ifade eden Matys “Bundan sonra reformlar ve TCMB’nin sıkı para politikası izlenecek. ABD ve Çin arasında yaşanan ticaret gerilimi sebebiyle TL pazartesi değer kaybetti. TCMB, enflasyonun kontrolünü sağlarsa, TL varlıklarına sermaye girişi görebiliriz” dedi.

Dolar rallisi bitiyor
Pimco’nun Londra merkezli global stratejistlerinden Gene Frieda, FED ile birlikte diğer merkez bankalarının da normalleşme sürecinde olduğunu, bu sebeple dolardaki güçlenişin devam etmesini beklemediğini belirtti. Yayınladığı notta “Dolar ucuz değil” ifadesini kullanan Frieda “Dolar rallisinin sonuna gelindi. Gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinde pozisyonlarımız var. S&P 500 de, benzer ülke borsalarına göre kaydadeğer biçimde yüksek. ABD hisse yatırımlarının cazibesi azaldı. Enflasyonda kaydadeğer artış olmadıkça, ABD faizlerinin de artık daha fazla artmasını beklemiyoruz” görüşünü savundu.

Not için pozitif takip
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Japan Credit Rating Agency, 24 Haziran’da gerçekleştirilen seçimler sonrasında iç politika üzerindeki azalan belirsizliğin, kredi notu açısından pozitif olduğunu duyurdu. Açıklamada, “Yeni yönetiminin, makroekonomik dengesizliklerin düzeltilmesine yönelik yapısal reformlara odaklanmasını ve OVP’de belirlenen hedeflere ulaşmasını takip edeceğiz” denildi. Bu arada Moody’s de “Türkiye’deki kredi profilini, makro politikalar yönlendirecek. Not için devam eden gözden geçirmede, Hükûmetin mali gücü koruyacak politikalarına odaklanılacak” açıklamasında bulundu.