Dış borcumuz 258 milyar TL azaldı

Dış borcumuz 258 milyar TL azaldı

EKONOMİ Haberleri

Merkez Bankası ve yeni ekonomi yönetiminin izlediği önleyici politikalar dövizde beklentileri tersine çevirdi. TL, dolara karşı son üç ayda yüzde 17 civarında değer kazanırken, Türkiye’nin dış borcu da 258 milyar TL geriledi.

Geçtiğimiz yıl kasım ayında 8,58 TL ile bütün zamanların en yüksek seviyesini gören dolar, ekonomi yönetiminin değişmesi ve alınan etkin tedbirlerle birlikte düşüşe geçti. Özellikle son bir hafta içerisinde gerileme hızlandı ve dolar 7,10 TL sınırına kadar çekildi. Analistler; dolarda rasyonel olmayan fiyatlamaların, TCMB ve ekonomi yönetimi tarafından uygulanan ‘önden giden, güven veren ve yapıcı’ politikalarla birlikte, ‘olması gerektiği’ yerlere doğru çekildiğini belirtiyor.

DAHA DA DÜŞECEK
En iyi USD/TL tahmincisi kurumlardan olan Citigroup, dolarda 7 seviyesinin altını beklediklerini duyurdu. TCMB'nin yüzde 5’lik enflasyon hedefine ulaşana kadar şahin duruşunu sürdüreceğini düşündüklerini belirten Citigroup “Piyasalar, bu yeni yaklaşımı çok olumlu karşıladı” açıklamasında bulundu. Yatırım bankası Societe General de; TL'nin hâlâ güçlenecek yeri olduğunu savunarak, dolarda 6,71'e kadar gerilemenin yaşanabileceğini belirtmişti.
Bu arada dövizde yaşanan gerileme, özel sektörün dış borcuna da pozitif yansıyor. Vadesine 1 yıl ve daha az zaman kalan dış borç, 184 milyar dolar düzeyinde bulunuyor. Toplam borç içinde kamu sektörü yüzde 22,6, Merkez Bankası yüzde 11,6, özel sektör ise yüzde 65,8 oranında paya sahip bulunuyor. 8,55 TL'lik kur ile hesaplandığında, Türkiye'nin dış borcu 1 trilyon 573 milyar TL'yi bulmuştu. Bugün gelinen nokta dikkate alınarak, 7,15 seviyesindeki dolar kurundan yapılacak hesaplamada bile dış borç, 1 trilyon 315 milyar TL'ye geriledi. Böylece Türkiye'nin dış borcu, 258 milyar TL azalmış oldu.

GÜVEN VE İSTİKRAR ORTAMI OLUŞUYOR, ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK ARTIYOR
Türk lirası reel getiri sunmaya başlayınca, uluslararası yatırımcıların da ilgisi yükselmeye başladı. Son üç ayda 16 milyar dolarla Türkiye'ye dönüş yaptılar. TCMB Başkanı Naci Ağbal da “İstikrarı ve güveni gören yatırımcılar; öngörülebilir, uzun vadeli ticari ilişkilerini tekrar kurgulayacaklardır” diyerek, yeni dönemin şifrelerini açıklamıştı. Son aylarda oluşan pozitif rüzgârı arkasına alan iş dünyasının önde gelen sivil toplum kuruluşları, yatırımlardan sorumlu bakanlık ve kamu kurumları da, yabancı yatırımları daha da artıracak eylemler için çalışmalarını yürütüyor. Bu amaçla Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu aktif faaliyet gösteriyor. Türkiye'nin sahip olduğu stratejik konum, tüketimi yüksek geniş iç pazarı, elverişli

 

yatırım ortamı, kapsayıcı ve alternatifli bir teşvik mekanizması, çevre ülkelere ihracat kolaylığı ve maliyeti düşük verimli iş gücü gibi avantajları, yatırımcılara birçok sektörde cazip fırsatlar sunuyor. KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, sigorta primi işveren hissesi desteği, gelir vergisi stopajı desteği, faiz veya kâr payı desteği, yatırım yeri tahsisi gibi destekler yabancılara anlatılıyor. Türkiye'ye Ocak 2002-Kasım 2020 döneminde, 165 milyar doları aşan doğrudan yabancı yatırım geldi. Bunun yüzde 62,4'ü hizmetler, yüzde 24,2'si imalat, yüzde 11'i enerji, yüzde 2,4'ü tarım ve madencilik sektöründe yapıldı. AB ülkeleri 110,4 milyar dolarlık yatırım ve yüzde 67 pay ile ilk sırayı alırken, Asya ülkeleri 29,1 milyar dolar ve yüzde 18'lik pay ile ikinci, Amerika ülkeleriyse 14,3 milyar dolar ve yüzde 9 pay ile üçüncü sırada yer aldı.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...