Bilecik: Tarihin ayrıcalıklı bir noktasındayız

Sanayi 4.0 ile dünyada ciddi bir rekabetin başladığını belirten TÜSİAD Başkanı Bilecik “Tarihin ayrıcalıklı bir noktasındayız. Bunu tarih kitaplarından izlemiyoruz, yaşıyoruz. Devrimi üst düzeyde sahiplenmeliyiz” dedi.
Ömer Temür İSTANBUL
Index Grup Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik Sanayi 4.0 ile dünyada yeni bir devrim yaşandığına dikkat çekerek, bu ayrıcalıklı dönemin en üst düzeyde sahiplenilmesi gerektiğini ifade etti. Bilecik, Sanayi 4.0, dijital dönüşüm, girişimcilik ve sürdürülebilirlik konularının tamamının merkezinde bilişim teknolojilerinin bulunduğunu, var olmakla başarılı olmak arasında ince bir çizgi bulunduğunu söyledi. Kurumları “değişimi yaşayan ve yönetenler” ile “değişimleri yalnızca izleyen ve tarih kitaplarından takip edenler” olarak ikiye ayırmanın mümkün olacağını dile getiren Bilecik, şunları kaydetti: Şimdi tarihin gerçekten de çok ayrıcalıklı bir noktasındayız. Zira bu seferki devrimi, yalnızca tarih kitaplarından takip etmiyoruz, bilfiil onun içerisinde yaşıyoruz. Sanayi 4.0, ulaştığı boyutlar ve sağladığı faydalar itibarıyla görmezden gelinemeyecek seviyelere ulaşan bir devrim.
Bilecik sözlerini şöyle sürdürdü: Sanayi süreçlerinde etkinliği artıran bulut servisleri ve veri analitiğinin yanı sıra akıllı bağlantılı makineleri 2030 yılı itibarıyla Avrupa’nın GSYH’sine 2 trilyon avroyu aşan katkı yapması bekleniyor. International Telecommunication Union (ITU) 2016 raporuna göre, dünya genelinde 7 milyar insanın mobil ağlarla kapsanmış bölgelerde yaşıyor. Bu değişim olmazsa olmaz. Biz bu devrimi sahiplenenlerden olacağız. Küresel rekabet gücünün yeni belirleyici alanı olan dijital dönüşüm sürecini salt ekonomik veya teknoloji boyutlarıyla değil, sosyal unsurları da merkezi konumda dikkate alan bir yaklaşımla ele almalıyız.
YENİ BİR YAPI OLUŞTURULMALI
Rakamlara bakıldığında yapılacak daha çok iş olduğunu ifade eden Bilecik, şöyle devam etti: Ülkemize dönüp baktığımızda rakamlar şüphesiz daha olumlu gözüküyor. 0-9 yaş nüfus ve M2M (Makineler arası iletişim) kullanıcıları hariç tutulduğunda ise mobil penetrasyon oranı yüzde 107 seviyesinde ki bu da vatandaşlarımızın ortalama olarak en az bir mobil telefon hattına sahip olduğunu gösteriyor. Birçok sektörü yatay kesen bilgi teknolojileri ve dijitalleşmenin çeşitli yönlerinin, çeşitli bakanlıkların sorumluluk alanına girdiği hepimizin malumu. Konunun üst düzeyde sahiplenilmesi sektörün gelişimine önemli katkı sağlayacaktır. Özel sektör ve STK’lar ile birlikte bir kurul bir yapı oluşturulmalı.