Balığa doyacağız

Balığa doyacağız
EKONOMİ Haberleri

Avlanma sezonunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Poyrazköy’de katılacağı bir törenle açılacağını kaydeden TİM Sektörler Konseyi Üyesi Ahmet Tuncay Sagun “Bu yıl hamsi, istavrit ve lüfer bol olacak. Yerli ve millî ürünümüz balıkta ihracatımız ise 1 milyar dolara ulaştı. Bereketli bir yıl bekliyoruz” dedi.

FİKRET ÇENGEL

Nisan ayında başlayan av yasağı 1 Eylül’de resmen sona eriyor. Yasağın bitmesiyle beraber balıkçılar 4 ay 17 gün aradan sonra yeniden denize açılacak. Bu gece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Vira Bismillah” demesiyle yeni sezonun başlayacağını belirten TİM Sektörler Konseyi Üyesi Ahmet Tuncay Sagun “1 Eylül, bizim için sevgiliye duyulan bir özlem. Balıkçılar balığına ve denizine kavuşuyor. ‘Balıkta gönlü olanın diyarı derya imiş’. Balıkçılarımız 1 Eylül gecesi denize açılıp kısmetlerini arayacak. Tahminimizce bu sene palamut biraz azalacak. Buna rağmen hamsi, istavrit ve lüfer bol olacak” dedi.

DENİZDEN 1 MİLYAR DOLAR İHRACAT
Sektörün 2019 yılı ihracatına ilişkin en yeni bilgileri de paylaşan Sagun şunları kaydetti: Geçtiğimiz yıl su ürünleri ihracatı yüzde 12,5 artışla 958 milyon dolara yükseldi. Son 12 aylık ihracat ise yüzde 5 artışla 1 milyar dolara ulaştı. Sene sonunda rahatlıkla 1 milyar doların üzerine çıkarız. Türkiye toplam ihracatının kilogram birim fiyatı ortalama 1,28 dolar seviyesinde iken, su ürünleri sektörü 5,69 dolara ulaştı. Katma değerimiz sürekli artıyor. Bunda modernizasyona yönelik yapılan yatırımların ve yeni pazar arayışlarının payı büyük. Deyim yerinde ise dünyayı adım adım dolaşıyoruz. Tüm fuarlara katılıyor, sektörel alım heyetleri düzenliyoruz. Sonuçta Amerika’dan Çin’e Avrupa’dan Orta Doğu’ya kadar her yerde bizim balığımız satılıyor.

AB’DE PAZAR LİDERİYİZ
Dünya su ürünleri sıralamasında lider ülkenin 57,8 milyon ton ile Çin olduğunu dile getiren Sagun “Türkiye ise 45. sırada yer alıyor. Toplam üretimimiz 2017 yılı sonu itibarıyla 630 bin 820 ton. Dünya üretimindeki payımız da yüzde 0,34. Avrupa’da alabalık üretiminde birinci, çipura ve levrekte ikinci sırada yer alıyoruz. Başlıca levrek, çipura, alabalık ve orkinos ihracatı gerçekleştiriyoruz. Çipura, levrek ve alabalık ihracatı konusunda başlıca ihracat pazarımız AB ülkeleri. Hollanda, Almanya, Yunanistan özellikle öne çıkıyor” diye konuştu.
Su ürünleri sektörünün özellikle Avrupa pazarında gücünü pekiştirdiğini dile getiren Tuncay Sagun, sözlerini şöyle sürdürdü: Son 3-4 yıldır AB pazarında lideriz. Avrupa’da tüketilen 3 balıktan birisi ülkemizden gidiyor. Türkiye’nin mevcut potansiyelini daha da artırmak mümkün. Bunun için öncelikle sektörün gelişmesine destek olan sürdürülebilir ilkeler doğrultusunda hazırlanmış, çevreye duyarlı, günün ihtiyaçlarına cevap veren yeni bir su ürünleri yasasına ihtiyacımız var. Mevcut yasa 48 yıllık. Artık bazı ihtiyaçlara cevap vermiyor. Yetiştiriciliğe de devlet desteği öngören, kiralamaların sürekli ve tamamen Tarım ve Orman Bakanlığınca yapılması içeren, yasa dışı avcılıkla mücadelede caydırıcılığa yönelik hükümlerin yer aldığı bir yasaya ihtiyaç var.

ÜRETİCİYE NAKDÎ DESTEK VERİLMESİN
AB’ye ihracat yapan firmaların yaşadığı vergi sorunlarına da değinen Sagun “AB, Türkiye menşeli Gökkuşağı Alabalıkları ihracatçıları için yüzde 6,7 ila yüzde 9,5 oranlarda nihai telafi edici vergi uygulanmasına karar vermişti. AB Komisyonu, 20 Temmuz 2018 tarihinden bu yana yürütülen kısmi ara gözden geçirme soruşmasına da hâlihazırda tedbirlerde değişiklik yapılmaksızın son verdi. AB’nin üreticilere verilen desteklemeleri gerekçe gösterdiği bu karar, Türk ihracatçılarımızı olumsuz etkiliyor. Bu nedenle en fazla 50 ton/yıl üretim kapasitesine sahip olan tesislere Tarımsal Desteklemelere ilişkin kararlar kapsamındabakanlığın yaptığı desteklerin devam etmesini ancak daha fazla üretim kapasitesi olan işletmeler için çipura/levrekte olduğu gibi nakdi desteğin kaldırılmasını talep ediyoruz” dedi.

1 MİLYAR DOLARLIK JES
Türkiye’de kurulu jeotermal elektrik santrallerinin (JES) ekonomiye katkısı yıllık 1 milyar dolara ulaştı. Son 10 yılda jeotermal sektörünün çok büyüdüğünü ifade eden JESDER Başkanı Ali Kındap “Biz dünya ortalamasının çok üzerinde yılda yaklaşık 250-300 megavatlık bir kurulu gücü hayata geçirdik. Bugün bin 350 megavatlar düzeyinde bir güce ulaşmış bulunuyoruz. Bu gücün Türkiye ekonomisine 1 milyar dolar civarında bir katkı sağladığını görüyoruz” dedi.

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...