Almanya’dan oğul geldiyse kiracı çıkacak

Yargıtay, mülk sahibinin geçerli ve gerçek ihtiyacı hâlinde kiracının mülkü boşaltması gerektiğine karar verdi
Zaman zaman film repliği bile olan “Almanya’dan oğlum gelecek, evi boşaltın” cümlesi samimiyse kiracı evden çıkmak zorunda. Yargıtay, verdiği bir kararla mülk sahiplerinin kiracılarını inandırıcı olmayan sebeplerle tahliyeye zorlamasına son verirken, gerçek ihtiyaç hâlinde mülk sahibi lehine karar verilmesine imkân veren karara imza attı. Söz konusu karara sebep olan dava, bir mülk sahibinin, İstanbul’daki iş yerindeki kiracısına tahliye davası açmasıyla başladı. Mülk sahibi, dava gerekçesinde ihtiyaç bildirirken, “Boşanan kızım kadın çantası satışı yapacak” dedi. 14. Sulh Hukuk Mahkemesi, mülk sahibinin ihtiyacının samimi olmadığına hükmedip davayı reddetti.
Mülk sahibi bu kez davayı temyiz etti. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, “Türk Borçlar Kanunu’nun 350. maddesine göre kiraya veren kendisinin, eşinin alt ve üst soyu ile bakmakla yükümlü olduğu kişilerin konut ya da iş yeri ihtiyacı için dava açabilir. İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliye kararı verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun ispatı gerekir. Devamlılık arz etmeyen, geçici ihtiyaç tahliye sebebi yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun süreye bağlı ihtiyaç da tahliye sebebi kabul edilemez” dedi ancak bu davacıyı haklı buldu.
Karar gerekçesinde, davacının kızının ihtiyaç iddiasının samimi olduğu belirtilirken, yapmak istediği perakende çanta satışı işinin özel bir uzmanlık gerektirmediğinin anlaşıldığı ifade edildi ve “Davanın kabulü ile davalı şirketin tahliyesine karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın davacı yararına bozulmasına oy birliği ile karar verildi” ifadesi kullanıldı. İHA