5'i bir yerde

OSMAN ÇOBANOĞLU

Libya ile yapılan anlaşma sonrası Doğu Akdeniz’de tek taraflı oyunu bozan Türkiye, Akdeniz ve Karadeniz’de sondaj çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Önceki gün Karadeniz’de TUNA-1 destinasyonunda faaliyete başlayan FATİH’in yanı sıra diğer sondaj gemisi YAVUZ Kıbrıs adasının güneyinde aramalarını sürdürüyor. Yeni alınan KANUNİ gemisi ise Taşucu Limanı’nda hazırlıkları devam ediyor. Ayrıca Türkiye’nin iki arama gemisinden Barbaros Hayreddin Paşa Taşucu’nda, Oruç Reis de Antalya Limanı’nda görev hazırlıklarını sürdürüyor. Gemilerin zaman zaman ikmal ve bakım çalışmaları için belirli limanlarda bulunabildiği belirtiliyor.

YENİ KOORDİNATLAR YILIN BAŞINDA BELİRLENMİŞTİ
Önümüzdeki dönemde sondajların yapılacağı yeni koordinatlar için çalışmalar başlatılırken Fatih ve Kanuni için de yeni sondaj bölgeleri mart ayında belirlenmişti. Senenin ikinci yarısı itibarıyla Fatih’in Karadeniz'de, yeni sondaj gemisi Kanuni’nin ise Doğu Akdeniz'de hidrokarbon aramaya başlayacağı ifade edilmişti. Akdeniz’deki sondaj ve arama çalışmalarında da etkinliğini gün geçtikçe artıran Türkiye, şimdiye kadar beş sondaj kuyusunu tamamladı. 2020 içerisinde beş yeni derin deniz sondajı daha yapacağı duyurulmuştu.

CEVAP SAHADA VERİLİYOR
Dünyada Türkiye’nin Fatih ve Yavuz adını verdiği derin deniz sondaj gemilerinin özelliklerini taşıyan yalnızca 16 gemi bulunuyor. Bunların ikisi Türkiye'nin envanterinde yer alıyor. Tam donanımlı gemiler 12 bin 200 metreye kadar sondaj yapabilme kabiliyetine sahip. Yeni alınan sondaj gemisi Kanuni ise 11 bin 400 metre derinlikte çalışma yapabiliyor. Uzunluğu 228 metre, genişliği ise 42 metre olan gemi birçok bölgede görev alabilecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da sondaj çalışmalarıyla ilgili olarak “Özellikle ülkemize karşı Doğu Akdeniz'de kurulmaya çalışan oyunları ve tuzakları yerle bir ettik. Doğu Akdeniz’in ardından Karadeniz'de de arama ve sondaj çalışmaları için harekete geçtik. Uluslararası hukuktan kaynaklı haklarımızdan taviz vermeden bu çalışmaları sürdüreceğiz” demişti.