50 Yıldır vize bile vermediler

50 Yıldır vize bile vermediler
Ekonomi Haberleri

AB ile ilişkilerin ilk başladığı Ankara Anlaşması'ndan bu yana 50 yıl geçti. Türk ekonomisi birçok AB ülkesini solladı ama üyelik kabul edilmedi.

Türkiye, AB'ye üyelik başvurusunda bulunmasının 50'nci yılında bir arpa boyu yol alamadı. Gelinen noktada, "Türkiye'nin mi AB'ye ihtiyacı var, AB'nin mi Türkiye'ye" sorusu dahi sorulmaya başlandı. Türkiye-AB ilişkilerinin 50 yıllık hikâyesinin yer aldığı 'Uzun İnce Bir Yol' belgeseli yayına girerken, Türk vatandaşlarının Avrupa'da 3 ay vizesiz dolaşım hakkı olmadığı da açıklandı. Karar, Avrupa Birliği mevzuatlarını denetleyen AB Adalet Divanı'ndan geldi. Divan, kamuoyunda 'Demirkan' davası olarak bilinen ve Leyla Ecem Demirkan'ın "Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vize almadan azami 3 ay süreyle turistik amaçlı seyahat hakkı olması gerektiğine" dair iddiasını haksız buldu ve AB'nin Türk vatandaşlarına vize uygulamasının yasal zemini olduğuna hükmetti. nbsp;Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise, Türkiye-AB ilişkilerinin 50 yıllık hikâyesini anlatan, AB Bakanlığı ve TRT iş birliğinde hazırlanan 'Uzun İnce Bir Yol' belgeselinin galasında, birlik ile ilişkilere dikkat çeken bir konuşma yaptı. Babacan, Türkiye'nin ekonomik kriterler açısından oldukça iyi bir noktaya geldiğini belirterek, "Ekonomik kriterler açısından değerlendirildiğinde artık 'Türkiye AB'ye girebilir mi giremez mi?' sorusu abesle iştigal. Çünkü ekonomik kriterler açısından baktığımızda pek çok ülkeden çok şükür daha iyi durumdayız. Ufak tefek yapısal kriterler var uymadığımız. Onlara bilinçli olarak uymuyoruz. Çünkü şu anda o kriterlere uymak işimize gelmiyor. Onun için uymuyoruz. Ne zaman üye oluruz, o zaman o kriterlerede uyarız. Şimdiye kadar 'Türkiye AB'ye ne zaman hazır olacak' sorusu soruluyordu. Şimdi ise daha çok sorulan AB, Türkiye için ne zaman hazır olacak" dedi.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Bağış da yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, AB yoluna girmesinden bu yana geçen 50 yılda çok büyük ilerlemeler kat ettiğini söyledi. Turgut Özal'ın bu süreçte çok sıkıntılar yaşanacağı yönünde ileriye dönük uyarılar yaptığını hatırlatan Bağış, "İnsanlık tarihinin en kapsamlı barış, demokrasi, refah projesi olan AB, hala kıtasal bir projedir. Onun küreselleşmesi için Türkiye'nin AB'ye çok önemli katkıları söz konusudur" dedi. Bağış, "Son krizlerde özellikle Suriye ve Mısır konusunda AB'nin içine düştüğü pasif durum, AB'nin Türkiye gibi aktörlere ihtiyaç duyduğunu çok net bir şekilde ortaya koydu. Biz bu süreçte çok şey kazandık ama AB de Türkiye ile birlikte bu süreçte çok şey kazandı. Bundan sonraki süreçte de biz Türkiye'nin kazanımlarına yoğunlaşacağız. Bizim ülkemizin standartlarının yükselmesi için hep birlikte daha önemli adımlar atacağız" diye konuştu. Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gelecek hafta açıklayacağı demokratikleşme paketinin AB sürecinde Türkiye'nin atacağı çok önemli bir adım olacağını ancak bunun da yetmeyeceğini kaydetti.


ÜYELERİ
ZORDA

Avrupa Birliği'nin (AB) 28 üyesi bulunuyor. Birçok üye ülke ise Türkiye'nin ekonomik gücünün çok gerisinde.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...