4. Boğziçi Zirvesi sürüyor

4. Boğaziçi Zirvesi sürüyor
Umman Sultanlığı Yatırım Tanıtım ve İhracatı Geliştirme Bakanı Dr. Salim bin Nasser Al-Ismaily, Türkiye'nin İslam dünyasında lider olmayı bir kenara bırakıp Avrupa Birliği'ne (AB) girmek istemesini anlamadığını belirterek, "Bir balık bisiklete ne kadar ihtiyaç duyuyorsa, Türkiye'nin de AB'ye o kadar ihtiyacı var" dedi. Cumhurbaşkanlığı himayesinde Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ev sahipliğinde "Sürdürülebilir Küresel Rekabette Ortadoğu ve Kuzey Afrika" başlığıyla düzenlenen 4. Boğaziçi Zirvesi'nde, "Küresel Rekabette Dış Ticaretin Önemi" konulu yuvarlık masa toplantısı gerçekleştirildi. Söz konusu toplantı öncesinde bir açılış konuşması yapan Al-Ismaily, Türkiye'yi ekonomik gelişim ve kalkınma konusunda takdir ettiğini söyledi. Geçen 20 yıl içinde Türkiye'nin çok sayıda reformu hayata geçirdiğini aktaran Al-Ismaily, bunun yanı sıra Türkiye'de daha fazla yatırım yapılmasına imkan veren kanunların da hayata geçirildiğini dile getirdi. "Türkiye neden AB'de küçük bir kardeş olmak istiyor? Neden İslam dünyasında lider olmayı bir kenara bırakıp AB'ye girmek istiyor, bunu anlamıyorum" diyen Al-Ismaily, bir balık bisiklete ne kadar ihtiyaç duyarsa, Türkiye'nin AB'ye o kadar ihtiyacı olduğunu ifade etti. Ülkesi hakkında bilgi veren Al-Ismaily, Umman'ın dünyanın en bağımsız 20 ekonomisinden birisi olduğunun altını çizdi. Bir ülkenin insanları okur yazar değil ise o ülkenin rekabet ortamında başarılı olamayacağını aktaran Al-Ismaily, "Burada özellikle kadınlara yatırım yapılması gerektiğini kast ediyorum. Bir erkeği eğittiğinizde bir kişiyi eğitmiş olursunuz, bir kadını eğittiğinizde bütün toplumu eğitmiş olursunuz" şeklinde konuştu. Al-Ismaily, insanlara yatırım yapıldıktan sonra fırsat eşitliğinin sağlanması gerektiğini de vurguladı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi moderatörlüğünde gerçekleşen yuvarlak masa toplantısında söz alan Kibar Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ali Kibar ise küresel dinamiklerin hızla değiştiği bir dünyada sürdürülebilir bir başarı için değişimin dönüşümün iyi algılanması, sağlıklı teşhislerin yapılması ve doğru adımların atılması gerektiğini söyledi. Değişimi öngörüp stratejilerini önceden oluşturan ülkeler ve o ülkelerin bünyesindeki şirketlerin daha başarılı duruma geleceğini vurgulayan Kibar, dünya dış ticaretinde küreselleşmeye karşı duran şirketlerin yerini rekabetçi şirketlere bırakmak zorunda kaldığını kaydetti. Ülkelerin mevzuat altyapıları, finansal, teknolojik, bilimsel, eğitim altyapılarının, ar-ge ve inovasyon imkanlarının rekabet güçlerini belirlediğini vurgulayan Kibar, şunları kaydetti: "Bunun ana nedeni de değişimin ve dönüşümün, insanlığın talep ve beklentilerinin çok hızlı değiştiği ve şekillendiği dünyada yeterince yakından takip edilememesinden kaynaklanıyor. Bu sürecin kesintisiz takip edilmesi, rekabet gücüne etki eden faktörlerin bütünsel bir yaklaşımla sürekli geliştirilmesi bir zorunluluk haline gelmiştir. Küresel rekabette başarılı olmak istiyorsak, bu faktörlerin hiç birini ihmal etme lüksü içerisinde değiliz." Şişecam Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman da dış ticarette karşılaşmalı üstünlük ilkesinin her zaman önemli olduğunu söyledi.