Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Mustafa Aykaç: Balkanlar'a açılan kapıyız

Bir geçiş bölgesi olması nedeniyle Roma ve Bizans dönemlerinde pek çok istilalara uğrayan Kırklareli ilk defa I. Murat zamanında 1363 yılında Osmanlıların eline geçmiştir. Şirin ve güzel serhat şehrimiz Kırklareli'nde ilin ve bölgenin her alanda kalkınmasına katkıda bulunacak Kırklareli Üniversitesi yükseliyor. KLÜ Rektörü Prof.Dr.Mustafa Aykaç, Kırklareli'ne katkı sağlamak için son bir yıl içerisinde 6 projeyi tamamladıklarını 8 projenin ise devam ettiğinin altını çiziyor. Rektör Aykaç, çalışkan, dinamik, sempatik, çevresiyle rahat iletişim kurabilen bir yönetici profili çiziyor. Kendisiyle Kırklareli'nde yaptığımız mülakatta emeği geçen rektör başdanışmanı Doç. Dr. Bahtiyar Dursun'a ve öğretim görevlisi Ahmet Altay'a teşekkür ediyor söyleşi ile baş başa bırakıyorum.


Sayın hocam kurucu rektör olarak üniversiteyi nereden nereye getirdiniz?
Kurucu rektör olarak göreve başladığım 2008 yılından itibaren, her günü büyük bir heyecan, istek ve tutku ile değerlendirerek ete-kemiğe bürünen bir üniversite durumuna ulaştık. Akademik birimlerimizin tamamına yakını geçici ve elverişsiz binalarda ve yetersiz fiziki şartlarda faaliyetini sürdürüyordu. Bir taraftan mevcut akademik birimlerimizin şartlarını iyileştirmeye ve acil ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, diğer taraftan da üniversitemizin geleceği ile ilgili planları yoğun bir tempoyla hazırlamaya giriştik. Fiziki şartların geliştirilmesi ile birlikte yeni akademik birimler(fakülte, yüksekokul, enstitü) kurulmuş ve bu birimlerde akademik ve idari personel sayısının arttırılmasına özel bir önem verilmiştir. Üniversitemizde sayısal gelişme ve altyapı ile ilgili çalışmalar büyük oranda tamamlanmış olup, kuruluş döneminden gelişme dönemine geçilmiştir. Bu dönemde sayısal gelişmelerin yanı sıra, eğitim-öğretim ve tüm akademik faaliyetlerde kalitenin arttırılmasına özen gösterilmektedir. Bu çerçevede, üniversitemiz tüm Avrupa'da yükseköğretim ve akademik konularda uyumu ve standardı geliştirmek amacıyla oluşturulan Bologna süreci ile ilgili çalışmaları tamamlamış ve Diploma Eki Belgesini almaya hak kazanmıştır. Bu, eğitim-öğretimin kalitesinin geliştirilmesi açısından önemli bir ilerlemeyi simgelemektedir.
Üniversiteniz Türkiye için ne ifade ediyor, üniversitenizi nasıl konumlandırıyorsunuz?
Üniversitelerin ülke geleceğinin inşası açısından olduğu kadar genç nesillerin yarınlara hazırlanması bakımından da ehemmiyeti büyüktür. Bölgesel konumu itibariyle Kırklareli, birçok bakımdan üniversitemizi önemli kılıyor. İlimizin Balkanlara ve dolayısıyla Avrupa'ya sınır olması üniversitemizin önemini arttırıyor. Kırklareli, il merkezinden Bulgaristan'a 45 km mesafededir. Balkan kökenli öğrencilerin üniversitemizi tercih ediyorlar. Kırklareli'nin tabiatı, iklimi ve coğrafi konumunun sunduğu olağanüstü imkân ve fırsatlardan yararlanarak şirin bir üniversite şehri olmak konusundaki üstünlüğüdür.
Sizce üniversitelerin temel ve acil sorunları nelerdir ve çözüm yolları neler olabilir?
Küreselleşme süreciyle birlikte ekonomik ve teknolojik alanlarda meydana gelen hızlı değişim ve dönüşüm, yükseköğretimi ve hayat boyu öğrenmeyi zorunlu hale getirdi. Hatta günümüzde eğitim ihtiyacı ve eğitim süresi sürekli artıyor ve eğitimin hedefi ve içeriği hızla değişiyor. Üniversitelerin de bu değişime ayak uydurmaları ve bunun da ötesinde öncülük etmeleri zorunluluk arz ediyor. Türk yükseköğretim sisteminin merkeziyetçi yapısı, yükseköğretim kurumlarını koordine etmek ve temel hedeflere yönlendirmek noktasında faydalı kabul edilebilir. Ancak, her bir yükseköğretim kurumunun kendi başına atması gereken adımların ve yenilikçilik konusunda alması gereken tedbirlerin zamanında ve doğru şekilde alınmasına, bu merkeziyetçi yapının engel olduğu görülmektedir.
Üniversitenizin yakın ve uzak hedef olarak Türk bilimindeki vizyonunu ve yerini nerede görmek istiyorsunuz bu alandaki çalışmalarınız nelerdir?
Genç ve dinamik Kırklareli Üniversitesi, kurulduğu yıldan itibaren kendisini işine adayan, mesleki bilgi ve kabiliyetlerini geliştirmiş, insanları ve öğrencilerini seven, ülkesine, milletine ve yaşatma idealine yürekten bağlı akademik ve idari kadrosuyla öğrencileri için her fedakârlığı zevk ve mutluluk kaynağı olarak görmekte ve yoğun şekilde çalışmaktadır. Öncelikle bölgesinde, daha sonra Türkiye'de ve sonrasında da dünya üniversiteleri arasında saygın bir yere sahip olmak için gayret göstermektedir. Çok iyi biliyoruz ki, müthiş bir adanmışlık olmaksızın mükemmel sonuçlar ve ürünler elde etmek mümkün değildir. Bugün bizim en büyük görevimiz, yarının mükemmel sonuçları için adanmışlığın adımlarını atmak ve bu geleneği yerleştirmektir.
Üniversite rektörleri inşaat ve parasal durumdan azade tutulmalı mı, sadece yönetime mi katılmalı? Bu konuda ne dersiniz?
Rektör olarak bir üniversitenin başında olmak bütüncül bir bakış açısı sağlıyor. Dolayısıyla rektörlerin yetkilerinin kısıtlanması rektörden beklenen performansı engelleyebilir. Yapı işleri alanında özellikle deneyimli personel takviyesinin yapılması gerekiyor. Ayrıca rektörlerin inşaat işlerinden azade tutulması iki başlılık meydana getirir ve idari işleyiş güçleşir. Karar alma ve kontrol etme noktasında çok başlılığa yol açabilir.
Yıllar itibariyle vizyona olan katkılarınızı sıralar mısınız?
Kaliteyi artırmak, yetkin öğretim üyesi sayısını artırmak, uluslararasılaşmak, yabancı öğrenci sayısını artırmak, tercih edilebilir üniversite olmak, akademisyenlerin işe bağlılığını artırmak, uluslararası gelişmeleri yakından takip etmek, yerel bağlantıları ve yerel katkıları önemsemek ve bunların meyve verdiğini görmek. Geleceğe ilişkin beklentileri tahmin etmek ve gelecek yönelişlere hazırlanmak, tutkuyla ve kesintisiz yapılacak bir yolculuktur.
Üniversitenizin tercih edilecek yabancı öğrenci profili nedir, hangi bölge ve ülkelerden öğrencileriniz var?
Üniversitemizi ağırlıklı olarak Balkan ve Orta Asya ülkelerinden öğrenciler tercih etmektedir. Üniversitemizde 2014-2015 eğitim-öğretim yılında kayıtlı 487 öğrenci bulunmakta olup Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Arnavutluk, Moldova, Rusya, Türkmenistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Tacikistan, Afganistan, Özbekistan, Somali, Kamerun ülkelerinden öğrenciler bulunmaktadır. Uluslararası öğrenciler için kurduğumuz Türkçe Öğretim Merkezimiz ve onlara yönelik diğer birimlerimiz, bizim KLÜ olarak bu öğrencilerimize verdiğimiz önemi göstermektedir.
Akademisyenlerin performansa dayalı ücret almasını doğru buluyor musunuz, özel üniversite ile devlet üniversitesi arasındaki ücret dengesizliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Günümüzde, vakıf-kamu üniversitesi ayrımından ziyade bürokratların ücretleri akademisyenlerden oldukça yüksek durumdadır. Öncelikle bunun üzerinde durmak gerekiyor. Yine, vakıf üniversitelerinin kamu üniversitelerinden daha fazla ücret/maaş veriyor olması vakıf üniversitelerine yurtdışından beyin göçünü hızlandırıyor. Kamu üniversiteleri, öğretim üyesi bulma noktasında zorlanıyor. Öte yandan, kamu üniversiteleri öğretim üyesi yetiştirmede yüksek maliyetlere katlanmak zorunda olduğundan bu öğretim üyelerinin de vakıf üniversitelerine geçmesi, katlanılan bu maliyeti daha da artırmaktadır. Performansa dayalı ücretin getirilmesi de önemli. Daha kabiliyetli, daha çok çalışan ve üreten akademisyenler ayırt edilmeli ve desteklenmelidir. Aksi takdirde bu tür teşviklerin olmaması, akademisyenliği memurluğa yaklaştıracaktır.


Kırklareli Üniversitesi Kimlik Kartı



Gelişerek büyüyen dinamik üniversite
Kuruluş: 2007
Fakülte: 8, 3 Enstitüsü, 1 Konservatuarı, 3 Yüksekokulu, 7 Meslek Yüksekokulu
Uygulama ve Araştırma Merkezi:10
Öğrenci sayısı: 20 bin 400
Akademik personel: 613
İdari personel: 271
Yabancı öğrenci sayısı:487
Misyon: Kısa sürede ülkemizin en önde gelen üniversitelerinden biri olmaktır. Bu vesileyle Trakya Bölgesi'nde kalkınmaya katkıda bulunmak, halka açık konferans ve programlarla bilginin paylaşılmasını teşvik etmek, ifade ve araştırma özgürlüğünü yaymak, bütün faaliyetlerde etik davranış ve müşavereyi benimsemek, üniversite bünyesinde herkesin temel beklentileri olarak adil, saydam, dürüst, güvenilir ve etkin bir iletişim ortamı sağlamak önceliklerimizdendir.
Vizyon: Eğitim, öğretim ve araştırma kalitesi ile Türkiye ve Dünyada tanınmış ve ilk sıralarda tercih edilen; takım çalışmasını teşvik eden, katılımcı ve paylaşımcı bir yönetime sahip; ilimiz ve bölgemiz başta olmak üzere ülkemizin sorunlarını çözmeye yönelik çalışmalar yapan, geleneksel sanatlarımızın özünü koruyarak çağdaş, kalıcı ve özgün eserler ortaya koyan; evrensel değerlere saygılı, toplam kalite yönetimi ilkelerini benimsemiş, sürekli gelişen; bir üniversite olmaktır.
KENDİ KÜLTÜR KÖKLERİNE BAĞLI
Tarihini unutturmadan geleceğe hazırlıyoruz


Yükseköğretim kurumlarında görmek istediğiniz öğrenci profili sizce nasıl olmalıdır?
Kendi köklerine ve kültürüne yaslanan ve ondan güç ve ilham alan, öğrenme ihtiyacı duyan, gelişmeye ve yeniliklere açık, hedefi ve idealine tutkuyla bağlı, araştırmayı seven, hayat boyu öğrenmeyi rehber edinen, sosyal sorumluluk bilinci gelişmiş, girişimci ve hür düşünceye sahip özgüveni ve öz değerleri gelişmiş, iç ve dış disiplini oldukça yüksek seviyede şekillenmiş olan öğrenciler olmalı. Bunun yanında, uluslararasılaşmanın oldukça önemli olduğunun bilincine sahip olmaları, hem öğrencilerden ve hem de öğretim elemanlarından beklenen bir anlayıştır.
Üniversite rektörü olmak nasıl bir duygu, hissiyatınızı paylaşır mısınız?
Gerek üniversite ve eğitim kurumları olarak, gerekse hayatın bütün alanlarında hizmet edip başarı sağlamış ve güzel eserler bırakarak bugün minnet ve şükranla anılan insanların yerinde kendinizin bulunduğunu ve görevinizin ne kadar ağır ve ulvi olduğunu düşünmek zorunda kalıyorsunuz. Bu sebeple de omuzlarınızdaki sorumluluğun ağırlığını daima hissediyorsunuz. Fakat aynı zamanda, tutkuyla ve adanmışlıkla görevinizi yerine getirdiğinizi düşünerek böyle bir görevin ne kadar onur verici olduğunu da insan hissediyor.
Öğrencilerin üniversite tercih ve yerleştirilmesinde sizce üniversitenin yeri ve rolü ne olmalıdır? Öğrenci üniversiteyi mi seçmeli yoksa üniversite öğrenciyi mi seçmeli?
Elbette öğrencilerin üniversiteyi seçme özgürlüğü bulunmaktadır. Ancak, üniversite çalışmalarıyla öyle bir noktaya gelmelidir ki, özellikle fakülte bağlamında kendi öğrenci profilini oluşturabilmelidir.