Tezkereye karşı şer ittifakının hazımsızlığı

Tezkereye karşı şer ittifakının hazımsızlığı

DÜNYA Haberleri

TBMM’de Libya tezkeresi oylanırken İsrail, Yunanistan ve Rumlar da, Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarını kendi aralarında paylaşmak için EastMed anlaşmasını imzaladı.

Türkiye’nin, Libya’da meşru hükûmetin (UMH) yanında yer alarak bölgede dengeleri değiştirmesi şer ittifakı rahatsız etti. Ankara’nın, asker talebinde bulunan Libya Ulusal Hükûmeti’ne yeşil ışık yakması ve tezkerenin Meclis’e getirileceğinin açıklandığı gün İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) de harekete geçmişti. Şer ittifakı aynı gün, Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının doğrudan Kıbrıs ve Girit üzerinden Yunanistan’a; oradan da İtalya üzerinden Avrupa’ya taşınmasını sağlayacak EastMed Boru Hattı Projesi’nin hayata geçirileceğini duyurdu. Dün de TBMM’de Libya tezkeresi oylanırken şer ittifakı Yunanistan’da bir araya gelerek EastMed anlaşmasını imzaladı. İtalya Başbakanı Giuseppe Conte’nin de ileri bir tarihte anlaşmayı imzalayacağı iddia edildi.

ÜÇ LİDER KATILDI
Anlaşma törenine Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve GKRY lideri Nikos Anastasiadis’la birlikte üç ülkenin enerji bakanları katıldı. İlk olarak Anastasiadis ile bir araya gelen Miçotakis ardından İsrailli mevkidaşı Netanyahu ile görüştü. Üç liderin bir araya gelmesinin ardından EastMed anlaşması, başkent Atina’daki kongre ve sergi merkezi Zappion’da imzalandı. Yunanistan Enerji Bakanı Kostis Hatzidakis, boru hattı anlaşmasının Türkiye’ye mesaj göndermek değil, enerji sektöründe bölgesel düzeyde işbirliğini ilerletme amaçlı olduğunu iddia etti. Türkiye ise Libya ile imzalanan münhasır ekonomik anlaşmasını ihlal eden EastMed projesinin yapılmasına izin vermeyeceğini açıklamıştı.

RUS GAZINA KARŞI
Üçlü anlaşma Rus gazına alternatif olarak değerlendiriliyor. Ancak hattın AB’nin doğalgaz ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayacağı tahmin ediliyor.

UZMANLAR EASTMED’İ DEĞERLENDİRDİ
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) tarafından “Eastmed Boru Hattı Projesi Söylemleri Ne Kadar Gerçekçi?” başlıklı panel düzenlendi. Panelde konuşan TESPAM Başkanı Oğuzhan Akyener “İsrail, Yunanistan ve Rum yönetimi daha önce de kendi aralarında farklı projelere imza atmıştı, ancak uluslararası arenada hayata geçmedi. EastMed hattının maliyetinin 16,28 milyar dolar civarında olacağı tahmin ediliyor. Böyle maliyetle gazı sadece Yunanistan’a götürüyorsunuz. Buradan İtalya’ya taşımanız gerekiyor. Bu da ekstra bir maliyet gerektiriyor. Bu maliyetler gazın fiyatında artışa sebep oluyor. Böyle bir durumda piyasadaki Rus gazıyla yarışmanız mümkün değil” dedi.

MISIR DA PROJEYE KARŞI ÇIKIYOR
Araştırmalara göre bölgede 3,5 trilyon metreküplük bir gaz rezervi olduğuna dikkati çeken Akyener “Toplam rezervin 2,8 trilyon metreküpü Mısır sahasında bulunuyor. Mısır’ın Doğu Akdeniz’deki denklemlerin dışında tutulması gerekiyor. Mısır, bölgedeki doğalgazın üretimini kendi yapacak, kendi LNG tesislerinden istenilen piyasalara gönderecek. Mısır, siyasi ve diplomatik olarak toplantılara ve söylemlere katılıyor olsa da ülkenin bu denklemde yeri yok. Çünkü, doğalgaz çıkarıldıktan sonra Mısır’ın 2020-2035 yıllarında yeteri kadar boş LNG kapasitesi olmayacak. Bulunan gazın depolama problemi ortaya çıkacak. İsrail, ülkesinde artan gaz talebi için bu gazı kullanacak. Gazın Avrupa’ya gitmesi sıkıntılı gözüküyor” dedi.

GERÇEKLEŞMESİ ZOR
Dışişleri Bakanlığı Enerji ve Çok Taraflı Ulaştırma Genel Müdür Yardımcısı Zafer Ateş, projenin siyasi, ekonomik ve teknik bölgesel gerçeklerden dolayı kısa vadede gerçekleşmesinin mümkün olmadığını söyledi. “Kıbrıs Rum tarafı sanki Ada’nın tek temsilcisiymiş gibi, özellikle AB’nin de üyelik dayanışması adı altında desteğini arkasına alarak tek taraflı faaliyetlerine devam ediyor” diyen Ateş şöyle devam etti:  Libya ile yapılan son anlaşmadan sonra çizilen kıta sahanlığımızı hatırlarsak, EastMed boru hattının büyük ihtimalle bizim kıta sahanlığımızın içinden geçmesi biraz mukadder görünüyor. Tabii eğer daha da aşağılardan uzatıp bunu daha da maliyetli hale getirmeyi seçmezlerse. Uluslararası hukuka göre, bizim deniz yetki alanlarımızdan geçecek bir boru hattı için özellikle güzergâh belirleme, çevre etki değerlendirme gibi unsurlar açısından ülkemizin rızasının alınması gerekecek.

 

Düzenleyen:  - DÜNYA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...