Sırp savcı yardımcısı: 'Hikayenin sonu henüz gelmedi'

Sırbistan Savaş Suçları Savcı Yardımcısı Bruno Vekariç, Srebrenitsa yakınlarındaki Kravitsa'da işlenen ve binin üzerinde Boşnak erkeğin öldürüldüğü katliama katıldıkları iddiasıyla yedi kişinin savcılık tarafından ulaşılabilen kişiler olduğunu belirterek, bölgede hala suçluların bulunduğunu söyledi.
Vekariç, gazetecilere yaptığı açıklamada, Srebrenitsa kurbanlarının da bu zulmü yapan suçluların da unutulmayacağını dile getirdi ve "Bu, Sırbistan'dan dünyaya verilen mesajdır" diye konuştu. Vekariç, Srebrenitsa'daki soykırım dolayısıyla Sırbistan'da ilk kez böylesine bir işlem yapıldığına işaret etti.
Daha önce "Akrepler" isimli Sırp özel birliğinin Trnovo'da işlediği katliamlar nedeniyle işlem yapıldığını hatırlatan Vekariç, "Srebrenitsa'dan kastım Potoçari, Sandiçi ve Kravitsa bölgeleri. Buradaki olaylar binin üzerinde mağduru kapsamaktadır" dedi.
Gözaltına alınan yedi şüphelinin savcılık tarafından ulaşılabilen kişiler olduğunu söyleyen Vekariç, "Bölgede hala suçluların olduğunu tahmin ediyoruz. Hikayenin sonu henüz gelmedi" ifadesini kullandı.
Operasyon öncesinde Bosna Hersek ve Sırbistan'daki ilgili savcılıkların sürekli bilgi alışverişinde bulunduklarını aktaran Vekariç, Bosna Hersek'teki savcılıkla yaptıkları işbirliği sayesinde elde ettikleri bilgilerin bu davada işlerini kolaylaştırdığını kaydetti.
Sırbistan'daki Savaş Suçları Savcılığı'nın talimatı üzerine Sırbistan polisinin düzenlediği operasyonlarda, 1995 yılında Bosna Sırp Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı'na bağlı özel birlik bünyesindeki "Yahorina" Eğitim Merkezi'nde görev yapan yedi kişinin Kravitsa'daki katliama katıldıkları şüphesiyle bugün gözaltına alındığı açıklanmıştı.
Sayıları bin ile bin 500 arasında olduğu tahmin edilen Boşnak erkekler, 13 Temmuz 1995'te Sırplar tarafından yakalanarak Kravitsa'daki Tarım Kooperatifi'ne ait depolara kapatılmıştı. Boşnak esirlerin kapalı tutulduğu depolara el bombası atılmış, otomatik silahla taranmıştı.
Kravitsa'daki katliamlara katıldıkları gerekçesiyle 2013'te iki kişi Bosna Hersek Mahkemesi Temyiz Konseyi'nde 28 ve 32 yıl hapis cezasına mahkum edilmişlerdi.