Şam'a iki kapı açılıyor

- Güncelleme:
Şam'a iki kapı açılıyor
Dünya Haberleri

Esad yönetimine İdlib ve el-Bab bölgelerinden iki geçiş kapısı açılıyor. El-Bab-Ebu Zindeyn ve İdlib-Serakıb’dan açılacak kapılar, insani geçiş ve ticari ürün sevkiyatı için kullanılacak.

YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ

Ankara ile Şam arasında devam eden görüşme trafiği yeni bir boyut kazanıyor. Uzun süredir gıda ve akaryakıt başta olmak üzere halkın en temel ihtiyaç ürünlerini temin etmekte zorlanan Esad yönetimine İdlib ve el-Bab bölgelerinden iki geçiş kapısı açılıyor. El-Bab-Ebu Zindeyn ve İdlib-Serakıb’dan açılacak kapılar insani geçiş ve ticari ürün sevkiyatları için kullanılacak. Türk ve Suriye yönetimleri arasındaki bir sonraki adım ise Gaziantep-Kilis-Hatay sınır kapılarından Suriye’ye doğrudan koridor açılması olacak.

Fırat Kalkanı bölgesinde açılacak Ebu Zindeyn kapısında bütün hazırlıklar tamamlandı. Sultan Murat ve Melikşah Tümenleri tarafından bütün sivil ve askerî hizmetlerin üstlenileceği gümrük noktasında fiziki hazırlıklar tamamlandı. Bir diğer açılım noktası Serakıb kapısının da karşılıklı transfere hazır olduğu belirtildi. El-Bab-Ebu Zindeyn noktası daha çok Haseke, Menbiç kırsalı, Halep ve Deyrizor aksına, İdlib-Serakıb hattı ise Hama, Lâzkiye, Humus, Dera, Şam ve Tartus şehirlerine hizmet verecek. Esad rejimi bu iki koridora ek olarak Kesep-Yayladağ Gümrüğünün açılması ve ticari faaliyetlerin başlamasını istiyor.

TÜRKMENLER EVİNE DÖNECEK

Türkiye’nin bu talebe cevabı ise Kesep’e sınır Türkmendağı’nın Mihraç Ural ve benzeri terör yapılanmalarından arındırılarak bölgeye Türkmenlerin yeniden güvenli dönüş şartlarının oluşturulması. Bayır-Bucak’ta hâlen 52 köy ve kasaba İran destekli terör grupları ile birlikte DHKP-C elebaşlarından Mihraç Ural’a bağlı Mukaveme Suriye isimli terör yapılanmasının işgali altında tutuluyor. İşgal sebebiyle yurtlarını terk eden 90 bini aşkın Türkmen büyük oranda Türkiye’ye sığındı; bir kısmı ise Suriye içerisinde muhalif bölgelerde hayatlarını sürdürme çabası veriyor. Esad yönetiminin Kesep ısrarı, rejim ve Türkiye arasında haricî başka hiçbir unsurun olmamasından kaynaklanıyor. Ayaklanma sonrası bütün Türk sınır boyunda kontrolü kaybeden rejim, 2015 senesinden bu yana Kesep-Türkmendağı bölgesini ele geçirdi ve yeniden Türkiye ile komşu oldu.

ORTAK OPERASYON MASADA

PKK terör örgütü 2016 yılına dek koalisyon unsurları ve Rusya’nın yoğun desteği ile Türkiye sınırında 600 kilometrelik alanı ele geçirdi. Sınır boyunda 6 gümrük noktasını da işgal eden terör yapılanması Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtları ile bu kritik noktalardan 4’ü terör işgalinden kurtarıldı. Afrin-Akbez, Tel Abyad-Akçakale, Resülayn-Ceylanpınar ve Afrin/Akbez-İslâhiye Hudut Kapıları TSK-ÖSO ortak operasyonları ile PKK’dan temizlenirken, Kamışlı-Nusaybin ve Dırbesiye-Şenyurt gümrükleri hâlen işgal altında. Türkiye, Şam tarafı ile yürütülen görüşme trafiğinde bu gümrüklerin de kurtarılması müzakere ediliyor. Türk tarafı bu konuda Şam ile müşterek operasyon seçeneğini muhataplarına iletirken aksi durumda daha önce Türkiye-Suriye ticaret hacminin yüzde 35’lik kısmını karşılayan hattın kapalı kalacağını ve bu durumdan her iki ülkenin de zarar edeceğini deklare etti.

SABOTAJ EYLEMLERİ BAŞLADI

İç savaş dönemi ile tamamen kopan iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanan gümrük kapısı açılımı ilk andan itibaren sabote edilmeye başladı. Hem İdlib hem de el-Bab’da bazı kesimler kışkırtılarak bunun ihanet olduğu yönünde halkın sokağa dökülmesine çalışıldı. Suriye Millî Ordusundan üst düzey bir yetkili, halkı doğru bir biçimde bilinçlendirdiklerini ancak hem İdlib hem de el-Bab’da tahrik ve provokasyonların bir süre daha devam edebileceğini belirtti. Suriyeli yetkili gümrük kapılarının açılmasından en fazla PKK’nın rahatsız olduğunu ve bu koridora dönük terör eylemlerine yönelik yoğun tedbirler aldıklarını vurguladı. SMO komutanı bu konuda bir diğer meselenin de İran olduğunu, Tahran yönetiminin gümrüğün işletilmesi ve güvenliği konusunda Suriye’nin iki askerî kanadı Cumhuriyet Muhafızları ile 4. Tümen arasında ihtilaf çıkararak geçiş faaliyetlerini geciktirmeye çalıştığı bilgisini verdi.

ESAD BASKI ALTINDA

Şam’da ortalama ekmek temin süresinin 8 saat olduğunu, Halep dâhil rejim bölgelerinde inşaat, sanayi, su, kanalizasyon, elektrik, doğalgaz dahil hiçbir alanda tek bir çivi dahi çakılmadığını hatırlatan SMO yöneticisi, PKK’nın bu anlaşmayı sabote etme amaçlı akaryakıt kozunu oynadığını anlattı. Suriye rejimi tamamen tıkanan ihtiyaçlarını Ürdün’den temin etmeye çalışıyordu. PKK’nın akaryakıt şantajını ise Lünban’dan kaçak yollarla gidermeye çalışan Şam, Hizbullah’ın kaçak yollardan soktuğu petrol ürünlerinin de standartların çok altında olması sebebiyle yeni bir sorunla daha karşılaştı. Binlerce aracın motor aksamında arızalara yol açan kaçak akaryakıt ve ekmek bulamamanın hayat şartlarını daha da zorlaştırdığı kaydediliyor. Savaş döneminin en zor dönemini yaşayan rejim bölgesindeki halk bu mağduriyetlerden Esad’ı sorumlu tutuyor ve çözüm bulmasını istiyor.

Öte yandan Lâzkiye-Ceble bölgesinde ortaya çıkan fuhuş sarmalı da halkta büyük tepkiye neden oldu. Eşleri iç savaşta ölen Nusayri kadınların Rus-Hımeymim Askerî Üssünde kalan askerlere pazarlanmasına yönelik tepkiler protesto boyutuna dönüştü. Geçtiğimiz günlerde Ceble’de inşa edilen bir otelin tamamen fuhuş amaçlı kullanıldığı Suriyeli kadınların 2-3 dolara Ruslara pazarlandığı tespit edildi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...