Köstebek şüphesi

OSMAN SAĞIRLI

Irak Silahlı Kuvvetler Sözcüsü Abdülkarim Khalaf, İran’ın Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani suikastıyla ilgili soruşturma başlattıklarını duyurdu. Süleymani’yi Suriye’nin başşehri Şam’dan Bağdat’a taşıyan sivil uçağın mürettebatının Bağdat Havaalanı’ndaki işçilerin sorgulandığını duyuran sözcü “Soruşturma komiteleri çalışmaya başladı. Havalimanındaki bazı gerçeklerin ve bilgilerin farkında olduğunu düşündüğümüz herkesi araştıracağız” dedi. Çeşitli kaynaklara göre, Süleymani’yi Bağdat’a götüren uçağın, Sham Wings isimli ticari uçuşlar yapan Suriyeli özel bir şirket olduğu belirlendi. ABD’nin Süleymani’yi nasıl izlemiş olabileceği ile ilgili farklı iddialar gündemde.

ABDÜLMEHDİ OYUNA MI GELDİ?
Irak Başbakanı Adil Abdülmehdi’nin açıklamaları da Süleymani suikastında birçok gizli elin olabileceği iddialarını güçlendirdi. Başbakan Abdülmehdi “Süleymani, Suudi Arabistan’ın Irak üzerinden İran’a gönderdiği mektubu almak üzere Irak’tan yapılan resmî bir talep üzerine Bağdat’a geldi. Bir gün sonra benimle toplantısı vardı” dedi. Suikast sonrası, Süleymani’nin Irak’ta bulunmasına sebep olduğu için şüpheleri üzerine çeken Irak Başbakanı Abdülmehdi, süreçle ilgili olarak İran rejimi ve Irak’taki radikal Şii gruplar tarafından mercek altına alındı. Abdülmehdi’nin 31 Aralık’ta Bağdat’taki ABD Büyükelçiliğinin göstericiler tarafından basılması sonrası ABD Başkanı Donald Trump ile telefon görüşmesi yaptığını ve bu konunun gündeme geldiğini belirterek “Trump’ın bu fikre destek verdiğini gördüm. Bunun üzerine İran’a durumu ilettim” dediği öğrenildi. Irak-İran ilişkilerini çıkmaza sokacak bu suikast sonrası İran, ABD’nin ara buluculuk konusuna verdiği desteği Süleymani’ye bir tuzak kurmak ve ona suikast yapmak için kullandığını belirterek köstebeğin bulunmasını istiyor.

SIZINTI DEVRİM MUHAFAZLARINDAN MI?
 Bir başka iddia ise Süleymani’nin gerek Irak, gerekse Suriye ve Yemen’de parlayan yıldızının ve onu ülkenin en önemli ikinci adamı pozisyonuna taşıması. İran içinde uzun zamandır yaşanan iç politik mücadelenin Kasım Süleymani suikastında kilit rol oynadığı şüphesi. Zira İranlı seçkinlerin ‘vatansever kısmı’ ile kilit şirketlerin üst yönetimi de dahil olmak üzere nispeten ‘Batı yanlısı’ kısmı arasındaki çekişme çok konuşulan bir durum. Bu kişiler için, Süleymani’nin ortadan kaldırılması ya da kaldırılmasına yönelik yardımlar, İran’ın hakim gücü haline gelmek istiyorsa hayati bir görev. 5 Ocak’ta İran Parlamentosundaki kapalı toplantıda da İran Devrim Muhafızları içinde (IRGC) güvenlik detayları ile ilgili bir sızıntının Süleymani’nin suikastına zemin hazırlamış olabileceği gündeme geldi. İran Milletvekili Gholam Ali Jafarzadeh “Süleymani’ye ait hassas bilgilerin sızma ihtimalini şimdi İranlı yetkililer araştırıyor. Süleymani, İran topraklarında en az üç suikast girişiminden kurtuldu. Faillerin çoğu tutuklandı” dedi.

TAHRAN'DA YÜZ BİNLER KİN KUSTU
ABD’nin operasyonunda öldürülen General Kasım Süleymani için İran’ın başkenti Tahran’da cenaze töreni düzenlendi. Törene, İran dinî lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye birlikte on binlerce kişi katıldı. Süleymani’nin cenaze namazını kıldıran Hamaney, gözyaşlarını tutamadı. Cenazeye katılanların havadan çekilmiş fotoğraflarını paylaşan İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ise Trump’a “Daha önce böyle bir insan seli gördün mü Trump? Bölgemizle ilgili istişarelerde hâlâ etrafındaki palyaçoları mı dinlemek istiyorsun? Ve hâlâ bu büyük ulusun halkının iradesini kırabileceğini düşünüyor musun? ABD’nin Batı Asya’daki nifakçı varlığının sonu başladı...” diye yazdı. ABD aleyhtarı sloganların atılmasının ardından Süleymani’nin cenazesi Kum şehrine götürülecek ve oradan da doğduğu Kirman şehrinde toprağa verilecek.