'Halkın darbe girişimini boşa çıkarması memnuniyet verici'

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Muiznieks, "Türkiye’de açık bir şekilde halkın darbe girişimini boşa çıkarması ve tüm demokratik siyasi akım ve liderlerin bu girişime birlikte karşı durması memnuniyet verici" dedi.
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks, FETÖ'nün darbe girişimini kınayarak, Türkiye’de halkın açık şekilde darbe girişimini boşa çıkarması ve tüm demokratik siyasi akım ve liderlerinin bu girişime birlikte karşı durmasının memnuniyet verici olduğunu bildirdi.
Muiznieks, yaptığı yazılı açıklamada, “Türkiye’nin demokratik yollarla seçilmiş Hükümetini devirmek amacıyla düzenlenen alçak girişimi kınadığını” bildirdi.
Halkın açık bir şekilde darbe girişimini boşa çıkarmasının ve tüm demokratik siyasi akım ve liderlerin bu girişime birlikte karşı durmasının memnuniyet verici olduğunu vurgulayan Muiznieks, birçok kişinin hayatını kaybetmesi ve yaralanmasına sebep olan darbe girişimine yeltenenlerin, şimdi hukukun tüm gücüyle yüzleşmeleri gerektiğini belirten Muiznieks, "İnsan hakları ve hukukun üstünlüğü olmadan adalet olamaz." ifadesini kullandı.
Takip eden günlerde bazı olumsuzlukların gözlemlendiğini, bu durumun toplanma ve yürüyüş hakları, ifade ve basın özgürlükleri konularının önemini bir kez daha ortaya koyduğunu aktaran Muiznieks, konuyla ilgili yakın takibinin süreceğini kaydetti.
Muiznieks, darbe teşebbüsünde bulundukları gerekçesiyle gözaltına alınan şüphelilere kötü muamele ve işkence yapıldığına dair medya organlarında görüntülerin bulunduğunu ifade ederek, görüntülerin gerçekliğini ispat etme durumunda olmasa da işkencenin yasak oluşu konusunda istisnai durum olamayacağını ve "Türkiye'nin sıfır müsamaha politikasını en iyi şekilde test etme işlevi göreceğini belirtti.
İşcan'dan Muiznieks'e mektup
Türkiye’nin Avrupa Konseyi Nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Erdoğan İşcan, Muiznieks’in bu açıklamalarına bir mektup yazarak yanıt verdi.
İşcan, Türkiye’de ordu içine sızan bir terör örgütü vasıtasıyla seçilmiş Hükümete ve demokratik kurumlarına darbe yapılmak istendiğini, suça karışan kişilerin uluslararası kanun ve kurallar çerçevesinde yargılanıp cezalandırılacağını, bunun Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihadıyla uyum ile çalışan Türk hukuk sistemi ile yapılacağını belirtti.
İşcan, Muiznieks’in iddia ettiği konuların ispattan yoksun ve suçlamaların gerçekliğinin tasdikinin zorluğunun kendisi tarafından da altının çizildiğini hatırlatarak, öngörüler ve duyumlarla oluşturulan ifadelerden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.