Hollandalı gazeteci Avrupa'yı suçladı: Batı terörden efsane üretiyor

Avrupa’da yapılan PKK propagandasından etkilenerek 7 yıl önce Türkiye’ye geldiğini ve daha sonra Suriye’ye geçtiğini söyleyen Rena Netjes “Sahada çok başka bir PKK-YPG gerçeği ile yüzleştim. Sonra da bunları yüksek sesle anlatmaya başladım” dedi.
YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ
Terör örgütü PKK/YPG’nin gerçeklerini ifşa eden ve örgüt tarafından ölüm tehdidi aldığını açıklayan Hollandalı gazeteci Rena Netjes ile konuştuk. Avrupa’da yapılan PKK propagandasından etkilenerek 7 yıl önce Türkiye’ye geldiğini ve daha sonra Suriye’ye geçtiğini söyleyen Netjes “Sahada çok başka bir PKK-YPG gerçeği ile yüzleştim. Sonra da bu gerçekleri yüksek sesle anlatmaya başladım. Batılılar PKK terörü üzerinden bir efsane üretmeye çalışıyor. Benim anlattığım gerçeklerden de rahatsız oldular” dedi. Netjes, Avrupa ülkelerinin PKK’yı DEAŞ’a karşı Batılı değerleri savunan bir direniş örgütü olarak tanıtmaya çalıştığını söyledi.
Kendisinin de ilk dönem bu propagandadan etkilenerek Türkiye’ye geldiğini belirten Netjes, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: Doğrusu Türkiye’ye ben de bu ön kabulle geldim. Doğu ve Güneydoğu Bölgelerinde yaptığım araştırmalarda gerçeğin böyle olmadığını çok net bir biçimde gördüm. PKK tam anlamı ile terör yöntemleri uyguluyor, bu durumdan da en çok Kürtler mağdur oluyordu. Bu gözlemlerle yetinmeyerek Suriye’ye gittim. Zor şartlar altında PKK bölgelerine geçtim. Oradaki manzara çok daha kötüydü. İnsanları olağanüstü zor şartlarda yaşamaya iten yapı ile karşılaştım. Kürt, Arap ya da Türkmen fark etmeksizin bütün bölge sakinleri zulüm görüyordu. Üstelik hemen her yerde PKK lideri Öcalan fotoğrafları ve terör örgütü sembolleri asılıydı. Hem de bölge halkına Öcalan öğretisi dayatılıyordu. Oysa Avrupa’da PYD-YPG bir kurtuluş hareketi olarak lanse ediliyor. Onların kendi halkının özgürlüğü için savaştığı propagandası yapılıyor. Kadınlar üzerinden oluşturulmak isteyen olgu ise bu propagandanın en önemli ayağı. Ben bunun doğru olmadığını PKK-PYD yapılanmasından en fazla kadınların mağdur olduğunu içlerinde kalarak öğrendim. Diğer yandan Arap, Türkmen ve hatta PKK gibi düşünmeyen Kürt sivillerin bu örgüt tarafından sürgün edildiğini, terör yöntemleri ile şiddete maruz kaldığı gerçeği ile yüzleştim. Ele geçirdikleri yerler çoğunlukla Arap ve kısmen Türkmen köy, kasaba ve şehirlerdi.
BATI ÖRGÜTLERİ DESTEKLİYOR
Avrupa kamuoyuna sahada gördüğüm gerçekliği anlatmaya başlamam PKK ile birlikte farklı odakları rahatsız etti. Ardından da tehditler başladı. Hem kendimi hem de ailemi hedef alan ölüm tehditleri. Gözdağı vererek susturmaya çalışıyorlar ancak çok özel ve gizli birtakım bilgilerime ulaştılar. Bu da gösteriyor ki birtakım istihbarat örgütleri ya da benzer kurumlardan destek alıyorlar. Mesela Proton üzerinden aldığım tehdit mail’i sayısı 20’yi aştı. Bu tehditlerin mükemmel İngilizce ile yapılması da bir diğer ayrıntı. Bununla da yetinmeyip birçok cinsel içerikli siteye benim adımla kayıt yaparak itibar suikastı yapmaya çalışıyorlar. Bu noktada örgüt militanlarının benim bazı özel bilgilerime nasıl ulaşabildiği sorusu geliyor aklıma. Ayrıca ‘Rojova, Kürdistan’ vb. rumuzlarla yöneltilen tehdit mailleri konusunda Hollanda makamları ile bağlantı kurdum. Kendimce önlemler aldım ve sonuçlarını bekliyorum. Ayrıca bu tehditlerden de korkmuyorum. Çünkü ben gerçeğin peşindeyim ve insanların hakikati bilmesi için mücadele ediyorum. Batı medyası ise farklı hesaplarla hareket ediyor ve kendi gerçeklerinin propagandasını yapıyor.
TÜRKİYE YALNIZ BIRAKMADI
Suriye savaşının bölge üzerinde yapılan farklı siyasi hesapların gün yüzüne çıkardığı tespitinde bulunan Rena Metjes “Türkiye bu süreçte siyasi hesap ve çıkar ilişkilerinin ötesinde insan ve vicdan odaklı bir tavır sergiledi. Bu insani diplomasi sayesinde büyük bir katliamı önledi. Terör unsurlarının değil mazlum insanların hamisi oldu. Bu sebeple ülkenizi çok takdir ediyorum. Türkiye dışında birçok ülke maalesef Suriye halkını yalnız bıraktı” diye konuştu.
Hollandalı araştırmacının saha gözlemleri arasında ayrıca, PKK militanlarının olağanüstü baskısı ile birlikte şüpheci ve panik hâlinde davranışlarının olduğunu söyledi. Bu durumun diğer ziyaretçilerin görmeme ihtimalinin olduğunu söyleyen Rena Metjes “Onlar salt siyasi motivasyonla hareket ettiği için bu gerçekliği ıskalıyor” dedi.