Batı'dan sinsi tezgâh! Akdeniz gaflete gelmez
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Özel Temsilcisi Ergün Olgun bölgede Türkiye’ye karşı sinsi bir tuzak hazırlandığını söyledi. Ege ile birlikte Akdeniz’in Türkiye’ye kapatılmaya çalışıldığı uyarısında bulunan Olgun “Sevilla haritası üzerinden oynanan oyunu Mavi Vatan projesi ile bozabiliriz” dedi.
Ege ve Doğu Akdeniz’deki zengin hidrokarbon rezervlerine sahip olmak isteyen ülkeler, bölgede Türkiye’nin yer almadığı denklemler kurmaya çalışıyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Özel Temsilcisi ve KKTC Müzakere Heyet Başkanı Ergün Olgun, bölgede Türkiye’ye karşı sinsi bir tuzak hazırlandığını söyledi. Ege ile birlikte Akdeniz’in Türkiye’ye kapatılmaya çalışıldığı uyarısında bulunan Olgun “Sevilla haritası üzerinden oynanan oyunu Mavi Vatan projesi ile bozabiliriz” dedi.
ZENGİNLİKTE PAY SAHİBİYİZ
Tüm dünyanın temel bir paradigma değişikliğine gittiğini hatırlatan Olgun “Modası geçmiş ve hiçbir hukuki, coğrafi geçerliliği kalmamış haritalarla önümüzü kesmeye, haklarımızı gasbetmeye çalışıyorlar. Akdeniz ve Ege’de bize dayatılan Sevilla haritası özünde yok hükmünde olmasına rağmen bir statü aracı olarak kullanılıyor. Hem Meis, Girit hem de Akdeniz’de atılan hukuksuz adımlara bu hiçbir karşılığı olamayan harita dayanak olarak gösteriliyor. KKTC ve Türkiye bu haritayı tanımıyor. Bizi bu harita ile bağlamak isteyenlerin amacı Akdeniz ve Ege’yi Türk’e kapatmaktır” diye konuştu.
Yok hükmündeki Sevilla haritası ile Ege ve Akdeniz’in Türkiye’ye kapatılmaya çalışıldığı uyarısında bulunan Ergün Olgun “Akdeniz’de yol haritamız Mavi Vatan projesidir. Burada Türklere rağmen hiçbir şey yapılamaz” dedi.
KKTC Müzakere Heyet Başkanı Olgun, Türk tarafının tüm iş birliği ve diyalog çabalarına rağmen Rumların keyfî tutumdan vazgeçmediğini kaydederek “Türkler olarak Akdeniz’de var olan tüm zenginliğin hissedarıyız” ifadesini kullandı.
Rum tarafının gayri hukuki iş birliklerine dikkat çeken Olgun “Rumlar bizi yok sayarak kendince harici ittifaklar oluşturup başta 6. Parsel olmak üzere birçok zengin hidrokarbon sahasında faaliyet yürütüyor. Hiçbir hukuki temeli olmamasına rağmen fiilî bir durum üretiyor. Bizim de gerekirse o alanın dibinde araştırma ve sondaj çalışma faaliyeti yürütmemiz gerekiyor. Bu durum bir kararlılık göstergesi olacağı gibi bir hak gaspının önlenmesi ve ileride aleyhimizde oluşacak fiilî durumu önleme açısından çok önemlidir’ şeklinde konuştu.
BATI İÇİN AĞIR SONUÇLAR OLUR
Ergün Olgun, Libya özelinde atılan adımların önemini vurgulayarak şunları kaydetti:
Akdeniz’deki yüz milyarlara dolarlık doğal kaynak Rumlara endeksli bir bakış açısı ile taksim edilemez. Bölge barışı ve istikrar ancak adaletli, egemen eşitlik temelinde sağlanabilir. Deniz yetki alanlarında Türk tarafının meşru hakları korunmak zorunda. Rumları adanın tek sahibi olarak konumlandıran her proje başarısız olur. Bu tavır tüm diplomatik süreçleri tıkıyor. Türkiye’yi yok sayan Akdeniz ve Ege planları Batı için ağır sonuçlar doğurur. Hem Avrupa hem de NATO bu çatlağı kapatamaz. Kıbrıs konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM konuşması dışında dünyanın herhangi bir seçeneğinin olmadığı görülmeli. Akdeniz’in statüsü hem Türkiye hem de KKTC açısından hayati bir meseledir. Türkiye son yıllarda birçok sancılı konuda attığı adımlarla başat bir aktör olduğunu gösterdi. Akdeniz’de yol haritamız Mavi Vatan projesidir. Rumlar deniz yetki alanlarında yaptığımız tüm iş birliği tekliflerini reddetti. Biz adanın asli unsuruyuz ve haklarımızdan asla vazgeçmeyiz. Yunan tarafının tahrikleri aslında son çırpınışları. Burada Türklere rağmen hiçbir şey yapılamaz.
BU PRANGAYI PARÇALARIZ
Suriye ile atılan adımların Doğu Akdeniz’e de olumu yansımaları olacağını hatırlatan Olgun “Bu adımlar bölge denklemini de radikal bir biçimde etkiler. Türkiye’yi ve KKTC’yi engelleme amaçlı bu adımlar açısından Suriye ile normalleşme belirleyici etki yapar. Bizim iddialarımız BM tescilli anlaşmalardan kaynaklanıyor. 1960 anlaşması dâhil tüm resmî kayıtlar lehimizde. Sevilla haritası ve benzeri prangaları parçalarız” açıklamasını yaptı.
RUM FAALİYETLERİ TEK TARAFLI VE HUKUKA AYKIRI
Enerji uzmanı Necdet Pamir, Rum tarafının hukuksuzluğuna dikkat çekti. ABD Jeolojik Araştırmalar Enstitüsünün 2021 sonunda yayınladığı rapora göre, Doğu Akdeniz’de keşfedilmemiş 8,1 trilyon metreküp doğalgaz, 879 milyon varil petrol ve 2,2 milyar varil petrol eşdeğeri NGL (doğalgaz sıvısı) olduğunun tahmin edildiğini ifade eden Pamir, şunları söyledi:
Türkiye’nin deniz yetki alanı olarak iddiası olan alanda hakları olduğu gibi, KKTC’nin de 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası çerçevesinde, Kıbrıs Rumları ile eşit hakları vardır. Kıbrıs Rum kesiminin hukuksuz olarak ve BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne aykırı olarak tek taraflı sürdürdükleri faaliyetler kapsamında 4 keşif ilanları vardır. Bu sahaların tümünde KKTC’nin eşit hakları vardır. YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ